Siz aşk nedir bilmezsiniz dedi Bukowski 
Ben elli bir yaşındayım bir bakın bana 
Genç bir güzele aşığım 
Kötü saplandım bu işe ama O'nun da hali kötü 
Fakat olacaksa böyle olsun 
Kanlarına giriyorum onların ve kurtulamıyorlar benden 
Her şeyi deniyorlar kaçmak için 
Ama sonunda hep geri dönüyorlar 
Hepsi geri dönmüştür bana 
Ama gördüğüm bir tanesi dışında 
Ağlamıştım ardından 
Ama kolay ağlardım o zamanlar 
Çocuklar sert içkileri yaklaştırmayın yanıma 
Acımasız oluyorum o zaman 
Burada oturuyor bütün gece 
Bira içebilirim siz hippilerle birlikte 
Bu biradan on beş litre içerim ve 
Bana mısın demem, su gibi gelir bana 
Ama bir defa koklatın sert içkileri 
Pencereden dışarı atmaya başlarım insanları 
Kim olursa olsun fırlatırım dışarı 
Bunu yaptım daha önce 
Ama siz aşk nedir bilmezsiniz 
Bilmezsiniz çünkü hiç aşık olmamışsınızdır 
İşte iş bu kadar basit 
Genç bir fıstık buldum şimdi, öyle güzel ki.. 
Bukowski diyor bana, Bukowski diyor o minicik sesiyle 
Bense ne var diyorum 
Ama aşk nedir bilmezsiniz siz 
Size ne olduğunu anlatıyorum ama dinlemiyorsunuz 
Aşk buraya kadar gelip kıçınızı dürtse 
Bu odada içinizden birinin ruhu duymaz 
Şiir okuma toplantılarının boktan bişey olduğunu düşünürdüm 
Bana bak ben elli bir yaşındayım ve çok dolaştım 
Boktan diyorsam öyledir 
Ama sonra dedim ki kendime Bukowski 
Aç kalmak daha boktan 
Sonuçta işte buradasın ve hiçbir şey olması gerektiği gibi değil 
O adam neydi adı Galway Kimel 
Bir dergide resmini gördüm 
Yakışıklı bir suratı var ama öğretmen 
Tanrım düşünebiliyor musunuz 
Eyvah sizler de öğretmensiniz 
Size de küfrediyor oluyorum o zaman 
Hayır o adamın adını hiç duymadım 
Ne de ötekinin, hepsi birer asalak 
Belki egom yüzünden artık çok fazla okumuyorum 
Ama, şu ünlerini beş altı kitap üstüne 
Kuran insanlar var ya, 
Hepsi birer asalak 
Bukowski diyor bana bu kız 
Niçin klasik müzik dinliyorsun bütün gün 
Sizi şaşırttım değil mi 
Benim gibi kaba ayyaş birisinin 
Klasik müzik dinleyeceğini düşünmezdiniz 
Brahms, Rachmaninoff, Bartok, Tdeman 
Kahretsin burada yazamıyorum 
Çok fazla sessiz, çok sayıda ağaç var burada 
Şehirleri severim, en uygun yerler benim için 
Her sabah koyarım klasik müziğimi 
Ve oturup yazı makinemin başına 
Bir puro içerim bakın işte böyle 
Ve Bukowski derim sen şanslı bir adamsın 
Bukowski bu belaların hepsini atlattın 
Ve sen şanslı bir adamsın 
Ve mavi duman yayılır masamın üstüne 
Ve pencereden dışarı Delengpre Caddesi'ne bakarım 
Ve derin nefes alır ve yazmaya başlarım 
Bukowski işte yaşam budur derim kendi kendime 
Yoksul olmak iyidir, basur olmak iyidir, aşık olmak iyidir 
Ama siz nasıl bir şey olduğunu bilmezsiniz 
Sevgilimi görseydiniz ne dediğimi anlardınız 
Buraya gelince baştan çıkacağımı düşündüm 
Tam böyle olacağını bildi, böyle olacağını bana söylemişti 
Allah kahretsin ben elli bir yaşındayım o ise yirmi beşinde 
Birbirimize aşığız ve o beni kıskanıyor, Tanrım bu güzel bir şey 
Buraya gelip baştan çıkarsam, gözlerimi oyacağını söylemişti 
Alın işte aşk sizlere 
İçinizden hangisi bilir böyle bir şeyi 
Sizlere bir şey söylemeliyim 
Öyle adamlarla tanıştım ki hapishanede 
Üniversitelere ve şair toplantılarına giden 
İnsanlardan çok daha fazla yol-yordam bilen insanlardı 
Kan emicidirler onlar, bütün görmek istedikleri 
Şairin çorapları kirli midir acaba ya da koltuk altları kokuyo mudur 
Ama sizden şunu hatırlamanızı istiyorum 
Bu odada yalnız bir tane şair var bu gece 
Belki de bu ülkede yalnız bir tane şair var bu gece 
O da benim
İçinizden kim biliyor yaşamı, içinizden kim biliyor herhangi bir şeyi 
Hangi biriniz hayatında işinden kovuldu? 
Ya da sevgilisine dayak attı ya da sevgilisinden dayak yedi 
Beş defa kovuldum ben Senis and Rocbuck'tan 
Kovmuşlar, tekrar kovmuşlardı beni 
Otuzbeş yaşındayken tezgahtarlık yapıyordum onlara 
Sonra kurabiye çalarken yakalandım 
Ben nasıl olduğunu bilirim çünkü onlardan geliyorum 
Elli bir yaşındayım ve aşığım 
Şu gencecik güzel şey diyor ki bana: Bukowski 
Ve ne var diyorum, O ise 
Sen pisliğin tekisin diyor bana 
Ve bebeğim beni anlıyorsun diyorum 
Bu dünyadaki tek güzel şey O 
Kadın ya da erkek bu tür hareketine katlanacağım tek kimse 
Ama siz aşk nedir bilmezsiniz 
Hepsi geri döner bana sonunda, her biri geri döner 
Yalnız o sözünü ettiğim bir tanesi, 
Hani o sözünü ettiğim bir tanesi 
Yedi yıl birlikte yaşamıştık, çok içerdik 
Bir avuç memur görüyorum ben bu odada 
Şair filan yok aranızda, hiç şaşırmadım bu işe 
Şiir yazmak için aşık olmak gerekirdi 
Ve siz aşık olmak nedir bilmiyorsunuz ki 
Sizin derdiniz bu! 
Şu ağır içkiden verin biraz bana 
Tamam buz istemem güzel 
Güzel işte çok güzel böyle 
Haydi bakalım gösteriye başlayalım 
Ne dediğimi hatırlıyorum 
Ama bir tek atacağım yalnızca 
Ne de güzel tadı var şu meretin 
Haydi uzatmadan bitirelim bu işi 
Yalnız bundan sonra kimse durmasın 
Açık pencerenin yanında
Charles Bukowski