Şiir, Sadece: Türk Halk Şiiri
Türk Halk Şiiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türk Halk Şiiri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Haziran 2010 Cuma

Bir Kişi Özünde İkilik Olsa

Bir kişi özünde ikilik olsa
Hakk'ın didarını görmez billahi
Hor bakarsa evliyanın yoluna
Eli bir gerçeğe ermez billahi

Cihanı seyahat edip gezerse
Doksan bin kelamı okur yazarsa
Bir mümin yezide kuşak çözerse
Derdine dermanı bulmaz billahi

Eli ile komadığın alırsa
Yalan söyler Hakk'a asi olursa
Tövbe etmez günah gümrah olursa
Cehennem oduna yanar billahi

Bir mümin yezide kızını verse
Anası babası ilayık görse
Yüz bin kere başı secdeye varsa
Hak da günahından geçmez billahi

Bir mümin yezidin yüzüne baksa
Gayet gökçek olsa şol meyli aksa
Ol müslim bacıdan zürriyet doğsa
Arsız meydanında kalır billahi

Pir Sultan'ım der ki Hakk'ın emrini
Koyuverse bir kişi avradını
Mümin olan bilir bunun dadını
Yedi başlı hınzır olur billahi


Pir Sultan Abdal

24 Haziran 2010 Perşembe

Bir Nefescik Söyliyeyim

Bir nefescik söyliyeyim
Dinlemezsen neyliyeyim
Aşk deryasın boylayayım
Ummana dalmağa geldim

Ban Hak ile oldum aşna
Gönlümüzde yoktur nesne
Pervaneyim ateşine
Oduna yanmağa geldim

Aşk harmanında savruldum
Hem elendim hem yuğruldum
Kazana girdim kavruldum
Meydana yetmeğe geldim

Ben Hakk'ın edna kuluyum
Kem damarlardan beriyim
Ayn-ı cemin bülbülüyüm
Meydana ötmeğe geldim

Pir Sultan'ım der gözümde
Hiç hata yoktur sözümde
Eksiklik kendi özümde
Darına durmağa geldim


Pir Sultan Abdal

23 Haziran 2010 Çarşamba

Bir Seferim Vardır

Bir seferim vardır Urum üstüne
Yüce dağ başında eri gözlerim
Al elimi kaldır kırklar yediler
Bir himmeti keskin piri gözlerim

Bismillah dedim de girdim helale
Gözüm açıp baktım bir hub cemale
Sıdk ile çağırdım ceddim celale
Eriş Hızır Nebi carı gözlerim

Kuduretten yanar şem'a ışığı
Mevla'm Hak diyenin üğrür beşiği
Din serveri Muhammed'in eşiği
Halil'e yapılan şarı gözlerim

Keskin Zülfikar'la Ali gazada
Umarım inayet ede bize de
Bağdat'ta Mansur'un canı cezada
Kemendim boynumda darı gözlerim

Pir Sultan Abdal'ım sır Ali sırrı
Sırat'ı geçenin Cennet'tir yeri
Veyselkara Hint'ten Yemen'den beri
Muhammet Ali'de nuru gözlerim


Pir Sultan Abdal

22 Haziran 2010 Salı

Bir Sen İç

Güzel şahtan bana bir dolu geldi
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver
Kavlim sultan Kızıl Veli'den geldi
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Payım gelir erenlerin payından
On İki İmam nesli Ali soyundan
Selman'ın içtiği üzüm suyundan
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Beline kuşanmış nurdan bir kemer
Aşkın dolusunu içenler kanar
Herkes sevdiğine bir dolu sunar
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver

Pir Sultan'ım hamı hası seçerim
Hak okurum aşk kitabın açarım
Yar elinden ağu gelse içerim
Bir sen iç sevdiğim bir de bana ver


Pir Sultan Abdal

21 Haziran 2010 Pazartesi

Biri Sabır Biri Şükür Bir Dua

Muhammed'in üç beni var yüzünde
Biri sabır biri şükür bir dua
Kudret ile yanar anın çırağı
Biri sabır biri şükür bir dua

Şükür imiş her işleri bitiren
Mümin kulu rahmetine yetiren
Sabır imiş şu dünyayı götüren
Biri sabır biri şükür bir dua

Sabır imiş şu dünyanın temeli
Verdiği nasibe şükür demeli
İsteyen kullara hayır ameli
Biri sabır biri şükür bir dua

Sabr edelim gönül ne gelir elden
Sabırlı kulunu sevmez mi sultan
Yusuf'u kurtardı kuyudan gölden
Biri sabır biri şükür bir dua

Pir Sultan Abdal'ım gönlüme giren
Suçluyu suçsuzu bakmadan gören
İsteyen kulların muradın veren
Biri sabır biri şükür bir dua


Pir Sultan Abdal

18 Haziran 2010 Cuma

Bizim İçtiğimiz Dolu

Bizim içtiğimiz dolu
Doluların dolusudur
Ela gözlü mestaneler
Şah Ali'nin kuzusudur

Ol Şahtan gelen gaziler
Gönül mürşidin arzular
Bu gün de bayramdır bize
Her gün de bayramdır bize

Hak bize nasibin verdi
Lokmanların hasın verdi
Yezid'e cevr-ü cefasın
Mümine safasın verdi

Alçacık yemiş dalı
Altında yeşil halı
Ver muradımı benim
Ya Muhammet ya Ali

Yezitler aralandı ya
Müminler sıralandı ya
On iki imam, Şah Ali
Bu yolda paralandı ya

Kırmızı geyen gelsin
Yezid'i kıran gelsin
On sekiz bin alemin
Nasibin veren gelsin

Pir Sultan'ım der gaziler
Yazıldı nurdan yazılar
Durdu analı kuzular
Mürşit de pirin arzular


Pir Sultan Abdal

17 Haziran 2010 Perşembe

Boz Atlı Hızır

Bir yavru yolladım gurbet ellere
Emaneti sana boz atlı Hızır
Seni bekçilerler nice ellere
Emaneti sana boz atlı Hızır

Nice günler gördüm bahtı karalı
Nice günler gördüm dertli çareli
Bir yavru yolladım yürek yaralı
Emaneti sana boz atlı Hızır

Hak'tan bize bizden halka zulüm yok
İmanım var vadesize ölüm yok
Senden başka kanadım yok kolum yok
Emaneti sana boz atlı Hızır

Pir Sultan Abdal’ım böyle m'olacak
Beklerim yolların yavrum gelecek
Analı babalı murad alacak
Emaneti sana boz atlı Hızır


Pir Sultan Abdal

16 Haziran 2010 Çarşamba

Bu Dünyanın Evvelini Sorarsan

Bu dünyanın evvelini sorarsan
Allah bir Muhammet Ali'dir Ali
Sen bu yolun sahibini ararsan
Allah bir Muhammet Ali'dir Ali

Tahtını terketti İbrahim Edhem
Süleyman Nebi'ye verildi hatem
Her kulun alnına yazıldı sitem
Kişinin çektiği yoludur yolu

Erenler öldürür yoldan şaşanı
İhlas ile kaldırırlar düşeni
Tarikatta her kişinin nişanı
Erenler katında bellidir belli

Erenler elinden dolu içildi
Ol saatte kıl-ü kalden geçildi
Firdevs-i alada güller açıldı
Cennet-i alanın gülüdür gülü

Pir Sultan Abdal'ım ummana daldı
Yenemedi kendin engine saldı
Hak-i payınıza yüz süre geldi
Erenlerin kemter kuludur kulu


Pir Sultan Abdal

15 Haziran 2010 Salı

Bu Yıl Bu Dağların Karı Erimez

Bu yıl bu dağların karı erimez
Eser bâd-ı sabâ yel bozuk bozuk
Türkmen kalkıp yaylasına yürümez
Yıkılmış aşiret il bozuk bozuk

Kızılırmak gibi çağladım aktım
El vurdum göğsümün bendini yıktım
Gül yüzlü cerenin bağına çıktım
Girdim bahçesine gül bozuk bozuk

Elim tutmaz güllerini dermeye
Dilim tutmaz hasta hâlin sormaya
Dört cevabın mânasını vermeye
Sazım düzen tutmaz tel bozuk bozuk

Pir Sultan'ım yaratıldım kul diye
Zalim paşa elinden mi öl diye
Dostum beni ısmarlamış gel diye
Gideceğim amma yol bozuk bozuk


Pir Sultan Abdal

14 Haziran 2010 Pazartesi

Bugün Yardan Haber Geldi

Bugün Yardan Haber Geldi
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan
Eğildim Bir Buse Aldım
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan

Güzel Olanı Severler
Yanağından Gül Dererler
Kulakta Mengiç Küpeler
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan

Baş Koydum Yarin Dizine
Uykular Girmez Gözüme
Ağ Ellerin Sür Yüzüme
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan

Şekerden Şerbet Ezerler
İnce Tülbentten Süzerler
Dört Yanım Almış Güzeller
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan

Pir Sultanım Gel Yanıma
Seni Sarayım Canıma
Dola Kolların Boynuma
Bir Bir Yandan Bir Bir Yandan


Pir Sultan Abdal

4 Haziran 2010 Cuma

Bülbül Gibi Zar Eylesem

Takdir-i İlahi budur nasibim
Az vermiştir çok istemem çare ne
Bu kadar nasibim budur kisibim
Bülbül gibi zar eylesem çare ne

Düşmanımın yaraları azmaya
Dostumun hayrını şerre yazmaya
Bu dünyada melül mahzun gezmeye
Mahlukattan ar eylesem çare ne7

Bakmaz mısın viran olmuş bendime
Halim malum olsun ol efendime
Hançer alsam hamle kılsam kendime
Kendi kendim paralasam çare ne

Gam kasavet yuva yaptı sineme
Kahır gömleğini eğnime
Perişanlık düştü viran göynüme
Türlü türlü aşk bağlasam çare ne

Pir Sultan Abdal'ım çekerim çoktan
Ya İlahi bizi kurtar tutsaktan
Bu derdin dermanın isterim Hak'tan
Halka halim arz eylesem çare ne


Pir Sultan Abdal

3 Haziran 2010 Perşembe

Can Dediler

Kırklar ile yedik içtik
Kaynayıp sellere coştuk
Baş koyup niyaz eyledik
Geç otur meydan dediler

Can dediler pir dediler
Geç otur meydan dediler
Yolumuz sevgi yoludur
Sen de serin koy dediler

Pir Sultanım kanım katlim
Gönlümü gönlüne kattım
Yüzelli yıl ölü yattım
Daha sağsın can dediler


Pir Sultan Abdal

2 Haziran 2010 Çarşamba

Çalan Murtaza Ali'dir

Gafil olman hey erenler
Gelen Murtaza Ali'dir
Yezid'e batın kılıcın
Çalan Murtaza Ali'dir

Alçağa tutmuş yüzünü
Hakk'a bağlamış özünü
Kırklar ile bir üzümü
Yiyen Murtaza Ali'dir

Turnaya vermiş sesini
Aşıklar tutsun yasını
Hem önünce devesini
Yeden Murtaza Ali'dir

Ali'dir Allah'ın dostu
Hü dedi Zülfikar kesti
Selman'a sünbüllü desti
Veren Murtaza Ali'dir

Gülün bağlar deste deste
Bağlar da gönderir dosta
Mihmandan bir dolu iste
Sunan Murtaza Ali'dir

Derildi çıktı havaya
İndi döşendi ovaya
Güvercin donda kayaya
Konan Murtaza Ali'dir

Gülün bağlar baka baka
Bağlar da gönderir Hakk'a
Ejderhayı iki şakka
Bölen Murtaza Ali'dir

Dost bağında kızıl alma
Gül rengi sararıp solma
Pir Sultan'ım gafil olma
Gelen Murtaza Ali'dir


Pir Sultan Abdal

1 Haziran 2010 Salı

Çeke Çeke

Çeke Çeke Ben Bu Dertten Ölürüm
Seversen Ali’yi Değme Yarama
Ali’nin Yoluna Serim Veririm
Seversen Ali’yi Değme Yareme

Ali'nin Yaresi Yar Yaresidir
Buna Merhem Olmaz Dil Yarasıdır
Ali'yi Sevmeyen Hakk'ın Nesidir
Seversen Ali'yi Değme Yareme

Bu Yurt Senin Değil Konar Göçersin
Ali’nin Dolusun Bir Gün İçersin
Körpe Kuzulardan Nasıl Geçersin
Seversen Ali’yi Değme Yareme

Ilgıt Ilgıt Oldu Akıyor Kanım
Pir Yoluna Kurban Verilir Serim
Benim Derdim Bana Yeter Efendim
Seversen Ali’yi Değme Yareme

Pir Sultan Abdal'ım Deftere Yazar
Hilebaz Yarinle Olur Mu Pazar
Pir Melhem Çalmazsa Yaralar Azar
Seversen Ali’yi Değme Yareme


Pir Sultan Abdal

31 Mayıs 2010 Pazartesi

Çektiğim Cevr-ü Cefayı

Çektiğim cevr-ü cefayı
Çekerim senden ötürü
İkrar iman bir olunca
Sen de çek benden ötürü

İkrar imanı güderim
Sensiz alemi niderim
İşte geldim, uş giderim
Bir tatlı dilden ötürü

Severim tatlı dilleri
Koklarım gonca gülleri
Sararım ince belleri
Gittiğim yoldan ötürü

Bana ne kıyak bakarsın
Sinemi oda yakarsın
Bana ne sitem edersin
İkrarsız elden ötürü

Ferhat Şirin'ine tapar
Külüngün havaya atar
Başını altına tutar
Can verir candan ötürü

Mümin olan Hakk'a tapar
Münafıklar yoldan sapar
Arka vermiş dağı çeker
Ferhat Şirin'den ötürü

Pir Sultan'ım deme yalan
Etme imanına talan
Bu dünyada gerçek olan
Ser verir sırdan ötürü


Pir Sultan Abdal

28 Mayıs 2010 Cuma

Dediler Bir Suna Aştı

Hacı Bektaş tekkesinin dışından
Dediler bir suna aştı yalınız
Ayırmışlar yareninden eşinden
Dediler bir suna aştı yalınız

Eşinden ayrıldı Bektaş'a vardı
Kuru göllerde çok savaşlar kıldı
Ayrılık haberin Mucur'dan aldı
Dediler bir suna aştı yalınız

Geçti m'ola Kızılırmak boyunca
Çeken bilir ayrılığın doyunca
Ayırmışlar on'ki imam soyunca
Dediler bir suna aştı yalınız

Aştı m'ola Kırlangıc'ın belini
Avcı rast gelirse yolar telini
Arzulamış gider dostun ilini
Dediler bir suna aştı yalınız

Pir Sultan Abdal'ım gönlümüz paslı
Dudu kumru gibi kafeste besli
Hünkar Hacı Bektaş Veli'dir nesli
Dediler bir suna aştı yalınız


Pir Sultan Abdal

27 Mayıs 2010 Perşembe

Deli Gönül

Bir su bir gölde çok durursa kokar
Azar azar çağla ak deli gönül
Bulanık akma ki içmezler seni
Çeşmenin gözünden çık deli gönül

Ateş gibi birden parlayıp yanma
Yanıp yanıp çevre yanın yandırma
Kah karanlık kah aydınlık görünme
Meydanda mum gibi yan deli gönül

Kaba rüzgar gibi boşa dolaşma
Çalıya çırpıya değip ileşme
Toz toz olup topraklara karışma
Harman yeli gibi es deli gönül

Kara toprak gibi sakin ol otur
Hak'tan ne gelirse kabul et getir
Bahar aylarının yemişin bitir
Herkese gönlünce ver deli gönül

Pir Sultan Abdal'ım bu sözüm haktır
Gaziler sözümün hatası yoktur
Aşıkın maşuktan dönmesi çoktur
Pirin eşiğine düş deli gönül


Pir Sultan Abdal

26 Mayıs 2010 Çarşamba

Deli Gönül İnil İnil inleme

Deli gönül inil inil inleme
Kadir mevlam hasretime sal beni
Viranlıkta görsen baykuş sanırsın
Bir huma kuşuyum sen de bil beni

Ulu bezirganım kumaş satarım
Gökyüzünden uçan kuşu tutarım
Yetmiş iki dilden bilir öterim
Anın için fark edemez el beni

Ak pınarın boz bulanık seliyim
Ol sebepten aklım yoktur deliyim
Naci derler dört güruhun biriyim
Ararsan hak divanında bul beni

Gider idim ben de kendi işime
Aşkın doluları yağdı başıma
Ağu kattı benim tatlı aşıma
Ummanlara gark eyledi sel beni

Pir Sultan'ım ırak yoldan gelirsin
Gevherin kıymetini nerden bilirsin
Eksikliğim çoktur sen de bilirsin
Eksiklikle kabul eyle gel beni


Pir Sultan Abdal

24 Mayıs 2010 Pazartesi

Dereyi Aşağı Gelir Kurdizi

Dereyi aşağı gelir kurdizi
Aç kurdun ağzında bir körpe kuzu
Mevlayı seversen ağlatma bizi
Meleme koyunum vazgel kuzundan

Koyun sen kuzunu kuzulamadın mı
Sağında solunda gizlemedin mi
Aç kurt gelir deyi gözlemedin mi
Meleme koyunum vazgel kuzundan

Yüreğimin ince sızısı mısın
Alnımızın kara yazısı mısın
Abdal Pir Sultan’ın kuzusu musun
Meleme koyunum vazgel kuzundan


Pir Sultan Abdal

21 Mayıs 2010 Cuma

Dostlar Bizi Safa İle Gönderin

Geldim gider oldum illerinize
Dostlar bizi safa ile gönderin
Doyamadım tatlı dillerinize
Dostlar bizi safa ile gönderin

Şöyle bir güzelden ahd alamadım
Bir ahdine bütün yar bulamadım
Bir daha ya geldim ya gelemedim
Dostlar bizi safa ile gönderin

Himmet eylen şu dağları aşalım
Pir aşkına kaynaşalım coşalım
Gelin birer birer helallaşalım
Dostlar bizi safa ile gönderin

Çıkalım yaylaya inelim düze
Himmet eylen yaran ahbaplar bize
Bir selam göndersem gelir mi size
Dostlar bizi safa ile gönderin

Pir Sultan Abdal'ım Hakk'a yakındır
Edebi erkanı hemen takın dur
Ölüm uzak derler hemen yakındır
Dostlar bizi safa ile gönderin


Pir Sultan Abdal