Şiir, Sadece: 2015-01-25

31 Ocak 2015 Cumartesi

Kıyamet

Anmazmısın sen şol günü cümle alem uryan ola
Ne ata oğula baka ne kardaştan derman ola

Dağlar yerinden ayrıla heybetinden gök yarıla
Yıldızın bendi kırıla yere düşe perran ola

Malik tamuya çağıra zebaniler saf saf dura
Korkusundan yer yarıla titreyü ben hayran ola

Malik eder hey hey tamu kıyameti gördün ya'ni
Asileri getireler gire sende perran ola

Zebaniler yetip tuta getüre tamuya ata
Derü yanup sökük tuta dün gün işin efgan ola

Yunüs senin ki bu sözün kan yaşıla doldu gözün
Ol hazrete tuta yüzün yine derman andan ola


Yunus Emre

Kendin Bilmek

Miskinlikte buldular kimde erlik var ise
Merdivenden ittiler yüksekten bakar ise

Gönül yüksekte gezer dem be-dem yoldan azar
Dış yüzüne o sızar içinde ne var ise

Ak sakallı bir koca bilemez hali nice
Emek yemesin hacca bir gönül yıkar ise

Sağır işitmez sözü gece sanır gündüzü
Kördür münkirin gözü alem münevver ise

Gönül çalab'ın tahtı gönüle çalab baktı
İki cihan bed-bahtı kim gönül yıkar ise

Sen sana ne sanırsan ayrığa da onu san
Dört kitabın ma'nisi budur eğer var ise

Bildik gelenler geçmiş konanlar geri göçmüş
Aşk şarabından içmiş kim ma'ni duyar ise

Yunus yoldan azıban yüksek yerde durmasın
Sinle sırat görmeye sevdiği didar ise


Yunus Emre

Kamil Mürşide Varmasan Olmaz

Gel ey kardeş, Hakkı bulayım dersen,
Bir kamil mürşide varmasan olmaz,
Resulün cemalini göreyim dersen,
Bir kamil mürşide varmasan olmaz.

Niceler gittiler mürşid arayı,
Arayanlar buldu derde devayı,
Bin kez okur isen aktan karayı,
Bir kamil mürşide varmasan olmaz.

Gel şimdi kardeşler gidelim bile,
Nice aşıkların bağrını dele,
Cebrail delildir, Ahmet'e bile,
Bir kamil mürşide varmazsan olmaz.

Kadılar mollalar cümle geldiler,
Kitapların hep bir yere koydular.
Sen bu ilmi kimden aldın dediler.
Bir kamil mürşide varmasan olmaz. 

Yunus Emre bunda mana var dedi,
Bir kamil mürşide sen de var şimdi,
Hazret Musa'ya Hızır'a var dedi,
Bir kamil mürşide varmasan olmaz.


Yunus Emre

30 Ocak 2015 Cuma

Kahrında Hoş Lütfunda Hoş

Cana cefa kıl ya vefa
Kahrın da hoş, lutfun da hoş,
Ya derd gönder ya deva,
Kahrında hoş, lutfun da hoş.

Hoştur bana senden gelen:
Ya hilat-ü yahut kefen,
Ya taze gül, yahut diken..
Kahrında hoş lutfun da hoş.

Gelse celalinden cefa
Yahut cemalinden vefa,
İkiside cana safa:
Kahrın da hoş, lutfun da hoş.

Ger bağ-u ger bostan ola.
Ger bendü ger zindan ola,
Ger vasl-ü ger hicran ola,
Kahrın da hoş, lutfun da hoş.

Ey padişah-ı Lemyezel!
Zat-ı ebed, hayy-ı ezel!
Ey lutfu bol, kahrı güzel!
Kahrında hoş, lutfun da hoş.

Ağlatırsın zari zari,
Verirsen cennet-ü huri,
Layık görür isen nari,
Kahrında hoş, lutfun da hoş.

Gerek ağlat, gerek güldür,
Gerek yaşat gerek öldür,
Aşık Yunus sana kuldur,
Kahrında hoş, lutfun da hoş.


Yunus Emre

İlim İlim Bilmektir

İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendin bilmezsin
Ya nice okumaktır

Okumaktan murat ne
Kişi Hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru ekmektir

Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer Hak bilmez isen
Abes yere gelmektir

Dört kitabın mânâsı
Bellidir bir elifte
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır

Yiğirmi dokuz hece
Okursun uçtan uca
Sen elif dersin hoca
Mânâsı ne demektir

Yunus Emre der hoca
Gerekse bin var hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir


Yunus Emre

Hak Cihana Doludur

Hak cihana doludur
Kimseler Hakk'ı bilmez
Onu sen senden iste
O senden ayrı olmaz

Dünyaya inanırsın
Rızka benimdir dersin
Niçin yalan söylersin
Çün sen dediğin olmaz

Ahret yavlak ıraktır
Doğruluk gey yaragtır
Ayrılık sarp firaktır
Hiç varan geri gelmez

Dünyaya gelen göçer
Bir bir şerbetin içer
Bu bir köprüdür geçer
Cahiller onu bilmez

Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünyaya kimse kalmaz

Yunus sözün anlarsan
Ma'nisini dinlersen
Sana bir amel gerek
Bunda kimesne kalmaz


Yunus Emre

29 Ocak 2015 Perşembe

Göçtü Kervan Kaldık Dağlar Başında

Ah nice bir uyursun uyanmaz mısın
Göçtü kervan kaldık dağlar başında
Çağrışı tellallar inanmaz mısın
Göçtü kervan kaldık dağlar başında

Emr-i hac göçeli hayli zamandır
Muhammed cümleye dindir imandır
Delilsiz gidilmez yollar yamandır
Göçtü kervan kaldık dağlar başında

Yunus sen bu dünyaya niye geldin
Gece gündüz Hakkı zikretsin dilin
Enbiyaya uğramaz ise yolun
Göçtü kervan kaldık dağlar başında


Yunus Emre

Geldi Geçti Ömrüm Benim

Geldi geçti ömrüm benim
Şol yel esip geçmiş gibi
Hele bana şöyle gelir
Şol göz yumup açmış gibi

İş bu söze Hak tanıktır
Bu can gövdeye konuktur
Bir gün ola çıka gide
Kafesten kuş uçmuş gibi

Miskin adem-oğlanını
Benzetmişler ekinciye
Kimi biter kimi yiter
Yere tohum saçmış gibi

Bu dünyada bir nesneye
Yanar içim göynür özüm
Yiğit iken ölenlere
Gök ekini biçmiş gibi

Bir hastaya vardın ise
Bir içim su verdin ise
Yarın anda karşı gele
Hak şarabın içmiş gibi

Bir miskini gördün ise
Bir eskice verdin ise
Yarın anda sana gele
Hulle donun biçmiş gibi

Yunus Emre bu dünyada
İki kişi kalır derler
Meger Hızır, İlyas ola
Ãb-i hayat içmiş gibi


Yunus Emre

Ey Sözlerin Aslın Bilen

Ey sözlerin aslın bilen gel de bu söz nerden gelir
Söz aslını anlamayan sanır bu söz benden gelir

Söz kılar kayguyu şad söz kılar bilişi yad
Eğer horluk eğer izzet her kişiye sözden gelir

Söz karadan aktan değil yazıp okumaktan değil
Bu yürüyen halktan değil Hâlık avazından gelir

Ne elif okudum ne cim varlığından kelecim
Bilmeye yüzbin müneccim tâalüm n’ıldızdan gelir

Şu’le bize Ay’dan değil aşk eri bu soydan değil
Rızkımsa bu evden değil deryâ-yı ummandan gelir

Biz bir behâne arada ayrık de elden ne gele
Hak çün emir eyler cana bu keleci ondan gelir

Yunus bir derd ile âh et kahr evinde neyler rahat
Bu derde derman kefâret bir âh ile suzdan gelir


Yunus Emre

28 Ocak 2015 Çarşamba

Dolanış

Bu fena mülkünde ben nice nice hayran olam
Ye nice handan olam ye nice bir giryan olam

Geh feleklerden meleklerden dileklerden dileyem
Gah arş u şemste gerdun olam gerdan olam

Adımım attım yedi dört onsekizden ben öte
Dokuzu yolda kodum şah emrine ferman olam

Dost ferah kıldı terahtan ben teberra eyledim
Suret-i insan olam hem can olam hem kan olam

Gah bir müfti müderris geh mümeyyiz gah temiz
Gah bir müdbir-ü nakıs (naks) ile noksan olam

Gah batn-ı hut içinde Yunus ile söyleşem
Geh çıkam arş üzere bir can olam Selman olam

Gah inem esfellere şeytan ile şerler düzem
Geh çıkam arş üzre vü seyran (olam) cevlan olam

Gah işidirem işitmezem işümezem aceb
Nice bir nisyan olam hayvan olam insan olam

Gah ma'kuulat-ı mahsulat takrir-ü beyan
Gah maksurat olam geh sahib-i Keyvan olam

Nice bir surette insan ü sıfatta canver
Nice bir tilki olam ya kurt u ya arslan olam

Nice bir tecrid ü ferd ü mücerred münferid
Ye nice (cin) nice ins ü nice bir şeytan olam

Nice bir aşk meydanında nefs atın seyittirem
Ye nice bir başımı tup eyleyip çevgan olam

Gah birlik içre birlik eyleyem ol bir ile
Geh dönem derya olam katre olam umman olam

Gah düzahta yanam Fir'avn ile Haman ile
Gah cennete varam gılman ile Rıdvan olam

Gah bir gaazi olam Efrenk ile cenk eyleyem
Geh dönem Efrenk olam nisyan ile isyan olam

Gah ola odlar yakam diler yıkam canlar yakam
Gah varam arşa çıkam geh şah u geh sultan olam

Nice bir dertler ile odlara yanam yakılam
Nice bir şakir olam zakir olam mihman olam

Gönlümün gencine renc irgörmeden bir yol bulam
Yahu deryaya girem bi reng ü bi elvan olam

Ye nice bir ben diyem sensin diyem utanmadan
Ye nice deksiz olam dilsiz olam hayran olam

Nice bir balçıkt' olan alçakta olam har olam
Gah varam gevher olam yakuut olam mercan olam

Ademilikten çıkam uçam melekler mülküne
Levn olam bi levn olam geh kevn olam bi kan olam

Gah zındandan çıkam azad olam abad olam
Geh yine der-ban olam mahbus olam zindan olam

Dar olam girdar olam Mansur olam ber-dar olam
Ten olam hem can olam hem in olam hem an olam

Yunus'a Taptuğ u Saltuğ u Barak'tandır nasib
Çün gönülden cuş kıldı ben nice pinhan olam

Yunus imdi bu sözüben aşıka di aşıka
Kim sana ben sıdk olam hem derd ü hem derman olam

Gah halis gah muhlis olam uş Furkaan ile
Gah Rahman'ur-Rahim ya Hayy ü ya Mennan olam

Geh dönem bir şems olam zerremde yüzbin arş ola
Geh yien tuğyn olam alemlere tufan olam

Evveli Hu ahırı Hu ya Hu illa Hu olam
Evvel ahır ol kala vu ' Men aleyha fan ' olam


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Dervişlik

Tehî görmen kimseyi hiç kimsene boş değil
Eksiklik ile nazar erenlere hoş değil

Gönlünü derviş eyle dost ile biliş eyle
Aşk ile eri şol manâda derviş içi boş değil

Derviş bilir dervişi Hak yoluna durmuşu
Dervişler hümâ kuşu çaylak u baykuş değil

Dervişlik aslı cândan geçti iki cihândan
Haber verir sultandan bellidir yad kuş değil

Ey Yunus Hakk’ı bilen söylemez hergiz yalan
İkilik ile gelen doğru yol bulmuş değil


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Tenimden Canım Süzülür

Tenimden canım süzülür, iki gözlerim süzülür
Dilim tetiği bozulur, Allah sana yalvaralım

Salacımı götürdüler, Musallaya yatırdılar
Görklü tekbir getirdiler, Allah sana yalvaralım

Varıp mülketime düşüp, indirdiler beni şeşip
Toprağım örterler eşip, Allah sana yalvaralım

Topraklara düşürdüler, el toprağa üşürdüler
Taşlar ile bastırdılar, Allah sana yalvaralım

Kaldım bir karanlık yerde, ayrığı varmaz o yerde
Sataştım bir acep derde, Allah sana yalvaralım.


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

27 Ocak 2015 Salı

Çıktım Erik Dalına

Çıktım erik dalına
Anda yedim üzümü
Bostan ıssı kakıyıp
Der ne yesin kozumu

Uğruluk yaptı bana
Bühtan eyledim ona
Çerçi de geldiaydur
Hani aldın gözünü

Kerpiç koydum kazana
Poyraz ile kaynattım
Nedir diye sorana
Bandım verdim özümü

İplik verdim cullaha
Sarıp yumak etmemiş
Becid becid ısmarlar
Gelsin alsın bezini

Bir serçenin kanadın
Kırk katıra yükledim
Çift dahi çekemedi
Şöyle kaldı kazını

Yunus bir söz söylemiş
Hiç bir söze benzemez
Münafıklar elinden
Örter mana yüzünü


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Çalap Okulu

Söylememek harcısı söylemeğin hasıdır
Söylemeğin harcısı gönüllerin pasıdır

Gönüllerin pasını gel sileyim der isen
Şol sözü söylegil kim sözün hülasasıdır

Kul'il hak-dedi Çalap sözü doğru diyene
Bu gün yalan söyleyen erte utanasıdır

Cümle yaratılmışa bir göz ile bakmayan
Şer'in evliyasıysa hakıykatte asidir

Şeriat haberini şerh ile aydam işit
Şeriat bir gemidir hakıykat deryasıdır

Ol geminin tahtası her nice muhkem ise
Deniz merci kat olsa tahta uşanasıdır

Bundan içeri haber işit aydayım ey yar
Hakiykatin kafiri şer'in evliyasıdır

Biz talip-ilimleriz aşk kitabın okuruz
Çalap müderris bize aşk hod medresesidir

Evliya safa-nazar edeli günden beri
Hasıl oldu yunus'a her ne kim veyasıdır.


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Can Gerek

Dilsizler haberini kulaksız dinleyesi
Dilsiz kulaksız sözün can gerek anlayası

Dinlemeden anladık anlamadan eyledik
Gerçek erin bu yolda yokluktur sermayesi

Biz sevdik aşık olduk sevildik maşuk olduk
Her dem yeni dirlikte sizden kim usanası

Yetmiş iki dilcedi araya sınır düştü
Ol bakışı biz baktık yermedik am-u hası

Miskin yunus ol veli yerde gökte dopdolu
Her taş altında gizli bin imran oğlu musi.


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

26 Ocak 2015 Pazartesi

Bu Ne Acayip Uğru

İstediğimi buldum, eşkere can içinde,
Taşra isteyen kendi, kendi pinhan içinde.

Kayımdurur ırılmaz, onsuz kimse dirilmez,
Adım adım yer ölçer, hükmü revan içinde.

Bu tılsımı bağlayan, cümle dilde söyleyen,
Yere, göğe sığmayan, girmiş bu can içinde.

Uğru olmuş uğrular, yine kendini tutar,
Şahne kendisi olmuş, kendi zindan içinde.

Tutun deyu çağırır, uğru dahi çığırır,
Bu ne acayip uğru, bu çağıran içinde.

Siyaset meydanında, galebeden bakan o,
Siyaset kendi olmuş, girmiş meydan içinde.

Tartmış kudret kılıcın, çalmış nefsin boynuna,
Nefsini tepelemiş, elleri kan içinde.

Sayru olmuş iniler, Kur'an ününü dinler,
Kur'an okuyan kendi, kendi Kur'an içinde.

Yüce yüce aşk düzer, kenduzin anda bezer,
Gör nice cevlan ider, hırka kaftan içinde.

Türlü türlü imaret, köşk-ü saray yapan o,
Kara nikap tutunmuş, girmiş külhan içinde.

Baştan ayağa değin, Hak'tır ki seni tutmuş,
Hak'tan ayru ne vardır, kalma güman içinde.

Bir isen birliğe gel, ikiyi elden bırak,
Bütün mana bulasın, sıdk-ü iman içinde.

İşit işit key işit, marifet arif dili,
Marifetin mekâli, ilm-i Kur'an içinde.

Girdim gönül bahrine, daldım anın ka'rına,
Seyr ederken iz buldum, baktım bu can içinde.

Bu izimi izledim, sağım solum gözledim,
Çok acayipler gördüm, yoktur cihan içinde.

Yunus senin sözlerin, manadır bilenlere,
Söyleniser sözlerin, devr-ü zaman içinde.


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Bir Kez Gönül Yıktın İse

Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil

Bir gönülü yaptın ise
Er eteğin tuttun ise
Bir kez hayır ettin ise
Binde bir ise az değil

Yol odur ki doğru vara
Göz odur ki Hak'kı göre
Er odur alçakta dura
Yüceden bakan göz değil

Erden sana nazar ola
İçin dışın pür nur ola
Beli kurtulmuştan ola
Şol kişi kim gammaz değil

Yunus bu sözleri çatar
Sanki balı yağa katar
Halka matahların satar
Yükü gevherdir tuz değil


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Bilmediler

Hakiykatin ma'nisin şerh ile bilmediler
Erenler bu dirliği riye dirilmediler

Hakiykat bir denizdir şeriattır gemisi
Çoklar gemiden çıkıp denize dalmadılar

Bular geldi tapıya şeriat tuttu durur
İçeri giribeni ne varın bilmediler

Dört kitabı şerh eden asıdır hakıykatte
Zira tevsir okuyup ma'nisin bilmediler

Yunus adın sadıktır bu yola geldin ise
Adın değşirmeyenler bu yola gelmediler.


Yunus Emre
Seçme Şiirleri