Şiir, Sadece: 2015-02-01

7 Şubat 2015 Cumartesi

Sensin Bize Bizden Yakın

Sensin bize bizden yakın, görünmezsin hicap nedir 
Çün aybı yok görklü yüzün, üzerinde nikap nedir

Sen eyittin ey Padişah, yehdillahü limen yeşa 
Şerikin yok senin haşa, şuçlu kimdir ikap nedir

Levh üzere kimdir yazan, azdıran kim, kimdir azan 
Bu işleri kimdir düzen, bu suale cevap nedir

Rahimdürür senin adın, rahimliğin bize dedin 
Mürşitlerin mücdeledi, lataknetu hitap nedir

Bu işleri sen bilirsin, sen verirsin, sen alırsın 
Ne kim kıldım çün bilirsin, ya bu soru hisap nedir

Kani bu mülkün sultanı, bu ten ise kani canı 
Bu göz görmek diler anı, bu mebde ü mead nedir

Yunus bu göz anı görmez, görenler hot haber vermez 
Bu menzile akıl ermez, bu kovduğun serap nedir


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Canı Yağmaya Verdik

Niderüz biz hayat suyun, canı yağmaya verdik 
Cevherleri sarraflara, madeni yağmaya verdik

Benim ol bezirgan kim, hiçbir assı gözetmedim 
Çünki assıdan da geçtik, ziyanı yağmaya verdik

Bu yolun arif leri geçirmezler her metaı 
Biz şöyle uryan gideriz, cihanı yağmaya verdik

Küfür ile iman dahi, hicap imiş bu yolda 
Safalaştık küfürle, imanı yağmaya verdik

Senlik benlik olucağız, iş ikilikte kalır 
Çıktık ikilik evinden, sen beni yağmaya verdik

Bu bizim pazarımızda, yokluk olur müşteri 
Geçtik bitmez sağınçtan, zamanı yağmaya verdik

Payanlı devr ü zaman, nice anlasın Yunus'u 
Payansız devre erdik, devranı yağmaya verdik


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

Cana Kıyan Gelsin

Bugün sohbet bizim oldu, bize bizim diyen gelsin 
Bu aşk zehrin seve seve içübeni kanan gelsin

Bugün meydan-ı aşk içre, çağırıp bir ün eyledim 
Müezzinlik bizim oldu, imam olduk uyan gelsin

Kanaat hırkasın geydim, selamet başını çektim 
Melamet gömleğin biçtim, arif olup giyen gelsin

Bu ummanda delim gevher; eğerçi var, ele girmez 
Bahası candır alınmaz, bugün cana kıyan gelsin

İşit derviş bu sözümü, ne etmişem kendüzümü 
Hiçe satmışam özümü, bu cefaya doyan gelsin

Suret nakşın yumak ile, gönül milki temiz olmaz 
Akıp rahmet suyu çağlar, gönül çirkin yuyan gelsin

Yunus Emre anı görmüş, eline bir divan almış 
Alimler okuyamamış, bu manadan duyan gelsin


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

6 Şubat 2015 Cuma

Yusuf'u Kaybettim

Yusuf'u kaybettim Kenan ilinde
Yusuf bulunur, Kenan bulunmaz
Bu aklı fikr ile Leyla bulunmaz
Bu ne yaredir ki çare bulunmaz

Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz
Yunus öldü deyu selan verirler
Ölen beden imiş, aşıklar ölmez


Yunus Emre

Yol

Yar yüreğim yar, gör ki neler var,
Bu halk içinde bize gülen var.

Ko gülen gülsün, Hak bizim olsun,
Gaafil ne bilsin,Hakk'ı seven var.

Bu yol uzaktır menzili çoktur,
Geçidi yoktur derin sular var.

Girdik bu yola aşk ile bile,
Gurbetlik ile, bizi salan var.

Her kim merdane gelsin meydane,
Kalmasın cana kimde hüner var.

Yunus sen bunda meydan isteme,
Meydan içinde merdaneler var.


Yunus Emre

Değilim Kal Ü Kıylde

Canem ben andan ezeli eşip geldim 
Aşkı kılavuz tutup, ol yola düşüp geldim

Değilim kal ü kıylde, ya yetmiş iki dilde 
Yad yok bana bu elde, anda bilişip geldim

Geçtim hotbin elinden, el çektim düğelinden 
Ol ikilik belinden, birliğe bitip geldim

Dört kişidir yoldaşım, vefadar razdaşım 
Üçle hoştur başım, birini buşup geldim

Ol dördün birisi can;biri din, biri iman 
Biri nefsimdürür düşman, yolda savaşıp geldim

Bir kılı kırk yardılar, birin yol gösterdiler 
Bu mülke gönderdiler, ol yola düşüp geldim

Aşk şarabından içtim, on sekiz ırmak geçtim 
Denizler bendim deştim, ummandan taşıp geldim

Ben andan geldim bunda, yine varurem anda 
Ben ana varasımı anda danışıp geldim

Azrail ne kişidir, kast idesi canıma 
Ben emanet issi ile, anda bitirişüp geldim

İmdi Yunus'a ne gam, aşık melamet bednam 
Küf rüm imana şol edem, anda denişip geldim


Yunus Emre
Seçme Şiirleri

5 Şubat 2015 Perşembe

Yarab Bu Ne Derttir

Yarab bu ne derttir derman bulunmaz
Yar bu ne yaradır merhem bulunmaz
Benim garip gönlüm aşktan usanmaz
Varıp yare gider hiç geri dönmez..

Aşık olan gönül aşktan usanmaz
Ahiret korkusun bir pula saymaz
Aşk pazarıdır bu canlar satılır
satarsın bu canı hiç kimse almaz..
(dönüpte bakmaz)

Döne döne binbir öğüt verirler
Dünya malı ile gözün boyarlar
Aşık öldü deyu sala verirler
Ölen hayvan olur, Aşıklar ölmez.


Yunus Emre

Yar Yüreğim Yar

Yar yüreğim yar
Gör ki neler var
Bu halk içinde
Bize güler var

Kon gülen gülsün
Hak bizim olsun
Gâfil ne bilsin
Hak'kı sever var

Bu yol uzaktır
Menzili çoktur
Geçidi yoktur
Derin sular var

Girdik bu yola
Aşk ile bile
Gurbetlik ile
Bizi salar var

Her kim merdâne
Gelsin meydâne
Kalmasın câne
Kimde hüner var

Yunus sen bunda
Meydan isteme
Meydan içinde
Merdâneler var


Yunus Emre

Unutmayalar

Arifler ortasında sofuluk satmayalar
Çün sufiye ihlas oldu aşka riya katmayalar

Ye gel bildiğinden ayıt yahut bilenlerden işit
Teslimin ucunu tutup hiç sözü uzatmayalar

Mumsuz baldır şeriat tortusus yağdır hakıykat
Dost için balı yağa ne için katmayalar

Kıymetin duyar isen neye değer iş bu dem
Erenlerin ma'nisin bilmeze satmayalar

Miskin Adem yanıldı uçmakta buğday yedi
İşi Hak'tan bilenler Şeytan'dan tutmayalar

Şirin hulklar eylegil tatlı sözler söyle gil
Sohbetlerde Yunus'u hergiz unutmayalar.


Yunus Emre

4 Şubat 2015 Çarşamba

Tövbe

Müslümanlar zamâne yatlı oldu,
Helâl yenmez, haram kıymetli oldu.

Okuyan Kur’ân’a kulak tutulmaz,
Şeytanlar semirdi, kuvvetli oldu.

Harâm ile hamir tuttu cihânı,
Fesâd işler eden hürmetli oldu.

Kime kim Tanrı’dan haber verirsen,
Kakır bâşın salar huccetli oldu.

Şagird üstâd ile arbede kılar,
Oğul ata ile izzetli oldu.

Fakirler miskinlikten çekti elin,
Gönüller yıkıban heybetli oldu.

Peygamber yerine geçen hocalar,
Bu halkın başına zahmetli oldu.

Tutulmaz oldu Peygamber hadîsi,
Halâyık cümle Hak’tan utlu oldu.

Yunus, gel âşık isen tövbe et,
Nasûh’a tövbe ucu kutlu oldu.


Yunus Emre

Söz Ola Kese Savaşı

Keleci bilen kişinin yüzünü ağ ede bir söz
Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz

Söz ola kese savaşı söz ola bitire başı
Söz ola ağılı aşı bal ile yağ ede bir söz

Kelecilerin pişirgil yaramazını şeşirgil
Sözün us ile düşürgil dimegil çağ ede bir söz

Gel ahî ey şehriyâri sözümüzü dinle bâri
Hezâr gevher ü dinârı kara taprağ ede bir söz

Kişi bile söz demini demeye sözün kemini
Bu cihân cehennemini sekiz uçmağ ede bir söz

Yürü yürü yolun ile gâfil olma bilin ile
Key sakın ki dilin ile cânına dağ ede bir söz

Yûnus imdi söz yatından söyle sözü gayetinden
Key sakın o şeh katından seni ırağ ede bir söz


Yunus Emre

Sırat

Yort ey gönül sen bir zaman asude farığ hoş yürü
Korkma kayıkma kimseden gussa vu gamdan boş yürü

Hakıykata bakar isen nefsin sana düşman yeter
Var imdi nefsin ile uruş savaş tokuş yürü

Nefstir eri yolda koyan yolda kalır nefse uyan
Ne işin var kimse ile nefsine kakı boş yürü

Diler isen bu dünyanın şerrinden olasın emin
Terkeyle bu kibr u kini hırkaya gir derviş yürü

İster isen bu dünyede ebedi sarhoş olasın
Aşk kadehin dolu getir oniki ay sarhoş yürü

Kimse bağına girmegil kimse gülünü dermegil
Var kendi ma'şukun ile bahçede ol alış yürü

Gönüllerde iğ olma gil mahfillerde çiğ olma gil
Çiğ nesnenin ne dadı var gel aşk oduna piş yürü

Yunus imdi hoş söylersin dinleyene şerheylersin
Halka nasihat satınca er ol yoluna koş yürü


Yunus Emre

3 Şubat 2015 Salı

Sevi

Sözüm el gün için değil
Sevenlere bir söz yeter
Sevdiğimi söylemezsem
Sevmek derdi beni boğar

Taş yürekte ne biter
Dilinden ağu tüter
Nice yumşak söylese
Sözü savaşa benzer


Yunus Emre

Severim Ben Seni Candan İçeri

Severim ben seni candan içeri,
Yolum ötmez bu erkandan içeri.

Nereye bakar isem dopdolusun,
Seni kanda koyam benden içeri!

O bir dilberdürür yoktur nişanı
Nişan olur mu nişandan içeri.

Beni benden sorman, bende değülüven,
Suretim boş yürür dondan içeri.

Beni benden alana ermez elim,
Kadem kim basa sultandan içeri.

Tecelliden nasib erdi kimine,
Kiminin maksudu bundan içeri.

Kime didar gönülden şule değse
Onun şulesi var, günden içeri.

Senin aşkın beni benden alıptır,
Ne şirin dert bu; dermandan içeri.

Şeriat, tarikat yoldur varana,
Hakikat, marifet, andan içeri.

Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman var Süleyman'dan içeri.

Unuttum, din-diyanet kaldı benden.
Bu ne mezhepdürür, dinden içeri.

Dinin terkedenin küfürdür işi,
Bu ne küfürdür, imandan içeri.

Geçer iken, Yunus, şeş oldu dosta,
Ki kaldı kapıda andan içeri...


Yunus Emre

Sen Derviş Olamazsın

Dervişlik der ki bana
Sen derviş olamazsın..
Gel ne diyeyim sana
Sen derviş olamazsın.


Dövene elsiz gerek
Sövene dilsiz gerek
Sen derviş olamazsın..
Derviş gönülsüz gerek


Derviş Yunus gel imdi
Ummanlara dal imdi
Ummana dalmayınca
Sen derviş olamazsın.


Yunus Emre

2 Şubat 2015 Pazartesi

Riya

Sufiyim halk içinde tesbih elimden gitmez
Dilim ma'rifet söyler gönlüm hiç kabul etmez

Boynumda icazetim Riya ile taatım
Endişem ayrık yerde gözüm yolum gözetmez

Söylerim ma'rifeti saluslanırım katı
Miskinliğe dönmeye gönlümden kibir gitmez

Hoş dervişim sabrım yok dilimde inkarım çok
Kulağımdan gireni hergiz içim işitmez

Alem çıraktır sadır gönlüm bunu gözetir
Nideyim Hak korkusu hergiz içimden gitmez

Görenler elim öper tac'u hırkama bakar
Şöyle sanırlar beni zerrece günah etmez

Dışımda ibadetim sohbetim hoş taatım
İç pazarda gelince bin yıllık ayar etmez

Görenler sufi sanır selam verir utanır
Onca iş koparaydım eleriben güç yetmez

Dışım derviş içim boş dilim tatlı sözüm hoş
İlla ettiğim işi dinin değşiren etmez

Yunus eksikliğini Allah'ına arz eyle
Onun keremi çoktur sen ettiğin ol etmez.


Yunus Emre

Neylesin Yunus

İçin dışın mundar iken
dost neylesin senin ile
gözün gönlün nefsi hava
Aşk neylesin senin ile

Zakir ile yoldaş olup
Sadıklara yar olmadın
olmaz yere verdin gönül
Dost neylesin senin ile

Dünya gözün ruşen edip
Gönül gözün kör eyledin
Zulmet dolucak gönlüne
Nur neylesin senin ile

Gerçek ere derviş gerek
Doldu cihan dava ile
Duydun ise aslın işi
Kal neylesin senin ile

Dostlugu sanma hemen
olur suret dizmek ile
Dilde ise senin işin
Hal neylesin senin ile

Dostun hoş derdi ile
merdana sür devranını
dost değilsen dost yolunda
Ar neylesin senin ile!


Yunus Emre

Mezar

Sabah mezarlığa vardım,
Baktım herkes ölmüş yatar,
Her biri çâresiz olup,
Ömrünü yitirmiş yatar.

Kimi yiğit, kimi koca,
Kimi vezir kimi hoca,
Gündüzleri olmuş gece,
Karanlığa girmiş yatar.

Vardım onların katına,
Baktım ecel heybetine,
Ne yiğitler muradına,
Daha ermemiş yatar.

Nicelerin bağrın deler,
Kurtlar üstünde gezeler,
Gepegencecik tâzeler,
Gül gibice solmuş yatar.

Yarı kalmış tüm işleri,
Dökülmüş inci dişleri,
Dağılmış sırma saçları,
Hep yerlere düşmüş yatar.

Çürüyüp durur tenleri,
Hakka ulaşmış canları,
Görmez misin sen bunları?
Nöbet bize gelmiş yatar.


Yunus Emre