Şiir, Sadece: 2018-10-14

20 Ekim 2018 Cumartesi

Yeni Ağıt

1

Küreklerimizle, felekle birlikte gittik
Tanrının yanına yağmurun altında
Ve çamurda, bir ölümün müjdesini taşıyarak.
Toprak genişti, dalgalarla birlikte gittik
Ölümün sicimine bağlandık
Ömrümüz gökyüzünün bulutlan arasındaydı
Ve aralık pencerelerde dualar:
"Ey tanrım, yalnızlıktan kurtarırsın
Bütün bu insanların arasından ve evrenden?
Nerede karşılayacaksın bizi, toprağındaki o
ahirette.
Önceki vatanımızda
Ölümün yapraklarında ve hayatın
rüzgarında?
Ey tanrı bizde, benzerimizde
Korkumuz güneşten üzüntümüz nurundan
Hüznümüz dünden kalma
İşte onunla dönüyoruz önceki ömrümüze
“Ey ben olsaydım bu ekinin zaferi
Bu toprakta, yaratılan ve yaratan
Ey inen çamur ben olsaydım
Veya inen yıldızların arasına arasına
Ki görmesin bu alem görmememiz için
İki kadının bacak aralarındaki ateşi"


2

Geçmişten dönse zaman
Zaman hayatın yüzünü yutsa
Toprak irkilse uyansa geçmiş
Ey ağıt bize ikazındır bana söyle.
Hayat toplansa geçmişte söylenenlerle
Ruhlar uzaklaşır çakıl taşlarıyla dalgalarda
yuvarlanıp
Ve çamur iki su arasında taşlaşır
Açarız tufanın derinliğini
Okşarız inleyen köklerini
Yolu şaşırıp döneriz, mağaradan çıkarız
değiştirir bizi önümüzde yığılan gök
İnilti denizine gireriz benden yayılır nağmeler
Söylentisine kıyamıyoruz geçmişin.
nehrin kıyısında dönüşümüz ölüm
Buna da razıyız umudumuz tükenir
Suyun sınırı buz tutmaya başlar
Geçmişin bitimiyle üzgün
Geçmişimize kıyarız kendi geçmişimize
Yeni bir yanılgısı belki bu su birikintisinin.


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

19 Ekim 2018 Cuma

Kapı

Uzun zaman kirpikleri ve parmakları
Bekler kapıda
Bedenleri kayıp yatakta
Kapıda sürünür kalpleri
Kapıyı vurmaz elleri ne de;
Ağlamayı özler onlar-
"Ne gözyaşların ikramı ne şarkıların, nehirde
Kayıklar söyler aşkımı."


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

Aceb Değil Senin İçin Bin Can Fidî Kılar İsem

Aceb değil senin için bin can fidî kılar isem
Senin varlığın can yeter hoştur cansız kalır isem

Senin (ki) derdin olmaya sözüm aceb kelecidir
Ne canım var ne aydıram bir dem sensiz olur isem

Nice ki ben seni sevem ecel eli ermeyiser
Kaçan sunar Azrâil el beni seni canlanır isem

Ger sûretim düşer ise nice zevât ere bana
Ol kadîmî kimse benim nice düşüp durur isem

Dahı Elest belirmeden ben âşık idim ol ma’şuk
Gözümü yüzüne tutam yüz bin kaba girer isem

Dahı cihana gelmeden canım onu sever idi
Minnet değil Yunus sana nice tapı kılar isem


Yunus Emre

Aldı Benim Gönlümü N’olduğumu Bilmezem

Aldı benim gönlümü n’olduğumu bilmezem
Yavı kıldım ben beni isteyip bulamazam

Gönlüsüz girdim yola hâlimden gelmez dile
Bir dem derdim demeye bir dertli bulamazam

Şâkirim derdim ile sataştım güle güle
Dertliler bulıcağız ben seni bulamazam

Aydırlar ise bana senin gönlün kim aldı
Nice haber vereyim ağlarım aydımazam

Bu benim gönlüm alan doludur cümle âlem
Nereye bakar isem onsuz yer göremezem

Ayık olup oturman ayaksızlar getirmen
Severim aşk esriğin ben ayık olamazam

Yunus’a kadeh sunan Ene’l Hak demin vuran
Bir cür’a sundu bana içtim ayılamazam


Yunus Emre

18 Ekim 2018 Perşembe

Büyülü Toprak

Kalsa- tozu yok ve düşmanlığı
Benim ve nöbetçilerin arasında günler,
Bütün geçmiş, bulutlarla yağdı
Tarih, herkesin uyuduğunu gördü
Soldu toprağım büyülü toprağım:
Şaşırtır rüzgarı
Suyun yüzünü keserek
Şişenin içinde yüzerim denizde.


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

Dost Elinden Ölür İsem Hiç Gümansız Geri Gelem

Dost elinden ölür isem hiç gümansız geri gelem
Ganîmet görüp bu demi can şükrâne veri gelem

Canın dırıyg tutan kişi dost katından ırak düşer
Fidî kılam yüz bin canı ıraklıktan beri gelem

Cercis’leyin ol dost beni yetmiş kez öldürür ise
Bin (kez) dahı ölür isem yüz bin kez ileri gelem

Yüz bin kez doğam uyağam dost burcunda cevlân kılam
Hem bunda olam hem anda bunda anda varıgelem

Yavı kılındım ne çâre yürürüm dün gün âvâre
Soranlara cevap budur isteyiben sorugelem

Bin yıl toprakta yatarsam ben komayan Ene’l Hakk’ı
Ne vakt gerek olur ise aşk nefesin urugelem

İnanmayan gel sinime dost adını ayıt çağır
Kefen donun pâre kılıp toprağımdan durugelem

Bundan böyle n’olasını değme akıl şerh etmeye
Yunus aydır âşıklara dost haberin verigelem


Yunus Emre

Bin Yıl Eğer Vasfın Diyem Bir Zerresin Tüketmeyim

Bin yıl eğer vasfın diyem bir zerresin tüketmeyim
Bir katrede yüz bin deniz bir katresin ayıtmayım

Ne mesel bağlamam olur ne hod gönül karar bulur
Kim benzede misl ü misâl hâşa ki ben benzetmeyim

Kim ide bir nakş u suret nakş u suretten sen azad
Nice akıllar sende mat nice özrü gözetmeyim

Akıl çün fenâya vara deli olan ne başara
Delilere sensin çâre deli oldum pes n’itmeyim

Öğret imdi dil ne desin şart oldur seni söylesin
Tevfıyk yâri kılar ise gayrı dile söyletmeyim

Ne kim der isen de bana koma beni benden yana
Benim haacetim oldur(ur) seni bana istetmeyim

Çün pâdişah güçlü ola pes kul fuzul işli ola
Ben seninim bana ne gam ger suç edem ger etmeyim

Çünkü girdim bir denize ne kenar var ne cezîre
Çün dört yanımdan mevc ura duram kavî hiç batmayım

Benim değil bu keleci devlet senin Yunus neci
Çün dilimde kaadir sensin sensiz dilim uzatmayım


Yunus Emre

17 Ekim 2018 Çarşamba

Avucunda Görüyorsun

Avucunda görüyorsun
Avucunda öldüğümü uzakta
Sarılırsın tozuma
Gözlerinde söz yok, susmak da
Senden bir duman
Derin düşer, mekanda
Ve sen mekanda-
Avucunda yaşarım ne zaman
Bozgundan dilim tutulur çivilenmiş gibi
Tanrı alnımda ışıldar;
Avucunda ey Mihyar
Böyle gizlenirim yokederim sırları;
Avucunda görüyorsun
Avucunda öldüğümü uzakta.


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

Ne Der İsem Hükmün Yürür Elimde Ferman Tutaram

Ne der isem hükmün yürür elimde ferman tutaram
N’îder isem hükmüm revan çün hükm-i sultan tutaram

İns ile bu cinn ü perî divler benim hükmümdedir
Tahtım benim yel götürür mühr-î Süleyman tutaram

İblîs ü Âdem kim olur yâ âza (vu) yâ azdıra
Cümle benim iyi yavuz kamusunu ben tutaram

Dünyâ benim rızkımdurur kavmi benim kavmimdürür
Her dem benim yargım yürür yargımı candan tutaram

Senin gibi can vâr iken Âb-ı hayât isteyeni
Karanılığa gireni ben onun hayvan tutaram

Onsuz olursam ölüyem onunla diri oluram
Siz sanmanız ki dirliği hemişe candan tutaram

Dînim imanım oldurur onsuz olursam dünyada
Ne puta haça taparım ne dîn ü îman tutaram

Yunus aydır be n’ol venin az görmeğil ben ol venin
Ben ne desem ol dost tutar dost dediğin ben tutaram


Yunus Emre

Nite ki Ben Beni Bildim Yakın Bil Kim Hakk’ı Buldum

Nite ki ben beni bildim yakın bil kim Hakk’ı buldum
Hakk’ı buluncadı korkum şimdi korkudan kurtuldum

Hiç artık korkmazam (bir) zerre kayırmazam
Ben şimdi kimden korkayım korktuğum ile yâr oldum

Azrâil gelmez canıma sorucu gelmez sinime
Bunlar beni ne sorsunlar onu sorduran ben oldum

Ye ben onca kaçan olam onun buyruğun buyuram
Ol geldi gönlümüz doldu ben ona bir kân oldum

Aşklılar bizden alalar aşksızlar hod ne bileler
Kimler ala kimler vere ben bir ulu dükkân oldum

Yunus’a Hak açtı kapı Yunus Hakk’a kıldı tapı
Bâkî devlet benim imiş ben kul iken sultan oldum


Yunus Emre

16 Ekim 2018 Salı

Yalnız Toprak

Beklerim bu ürken sözcüklerde
Yaşarım yüzümü dost yüzümü
Yüzüm bir yol.
Adınla ey toprak böyle uzar
Büyülenir yalnızlığım
Adınla ey ölüm ey dostum.


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

Uş Yine Geldim Ben Bunda Sır Sözün Ayân Eyleyem

Uş yine geldim ben bunda sır sözün ayân eyleyem
Bir söz ile yeri göğü cümlesin beyân eyleyem

Diler isem ten eyleyem diler isem can eyleyem
Gönlümü Tur canım Mûsâ tahtı Süleymân eyleyem

Dirlik bana karşı gele ben dirliğin boynun uram
Ölüm eğer vâcib ola canımı kurbân eyleyem

Azrâil ne kişidür(ür) kastedebile canıma
Ben onun kastını gene kendiye zından eyleyem

Ye Cebrâil kim ola kim hükmede benim âhıma
Yüz bin Cebrâil gibiyi bir demde perrân eyleyem

Bu bizden önce gelenler ma’nîyi pinhan kılanlar
Ben anadan doğmuş gibi geldim ki uryân eyleyem

Yunus senin gönlün evi Hak varlığı dopdoludur
Uş geldim ki âşıklara varlıktan ihsân eyleyem


Yunus Emre

N’ideriz Hayat Suyun Canı Yağmaya Verdik

N’ideriz hayat suyun canı yağmaya verdik
Gevheri sarraflara mâden yağmaya verdik

Benim ol bezirgân kim hiç assı gözetmedim
Çünk’ assıdan da geçtik ziyan yağmaya verdik

Bu yolun ârifleri geçirmezler mataı
Şöyle uryan gideriz cihan yağmaya verdik

Küfr ile îman dahı hicâb imiş bu yolda
Selâlaştık küfr ile îman yağmaya verdik

Yüz bin yıllık fikirle henüz kuşluk olmadan
Geçtik bitmez sağınçtan güman yağmaya verdik

Payanlı devr-i zaman nic’ eğlesin Yunus’u
Payansız devre erdik devran yağmaya verdik


Yunus Emre

15 Ekim 2018 Pazartesi

Cesaretin Gözyaşı

Bir cesur gözyaşı yürüyor benimle
Kirpiklerimin altında kırılarak
Tenimden süzülerek yürüyor biri
Farslı çocukluğum
Atların nal sesleri dalların gölgesinde
Rüzgarın ipleriyle
Peygamberin sesiyle şarkı söylüyor bize:
"Ey bu rüzgar
Ey bu çocukluk
Ey bu göz yaşından daha cesur
Görünen kırık kirpiklerde".


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı

Ol Ben Sevdiğim Nigâr N’idem Ol Benden Fârığ

Ol ben sevdiğim nigâr n’idem ol benden fârığ
Ne varıp hoş görünem iki cihandan fârığ

Kimden kime varayım ahvâlim söylemeğe
Sözüm kime diyeyim sözden lisandan fârığ

Cihanda kim giriser bu işin arasına
Ye kim hükmedebile sultân u handan fârığ

Gerek Müslüman olam bin yıl ibâdet kılam
Gerekse kâfir ola küfr ü îmandan fârığ

Gerekse ehl-i millet farîzasın bekleyim
Gerekse şöhret kovam şöhret-ü dinden fârığ

Gerekse illiyyinde yüz bin kez minber uram
Gerekse şirk besleyim sıdk u gümandan fârığ

Nice ticâret ile kesb gösterem ben ona
Şöyle kaadirdir ol kim sûd u ziyandan fârığ

Nicesi kulluk ile sevlibilem ben ona
Hâs u âm onu sever ol hep sevenden fârığ

Onun gibi ma’şuka kim gönül verdiyise
Tertibden geçmek gerek ol ondan - bundan fârığ

Yunus sen sever isen hakıykat ma’şûkayı
Fârığ ol cümlesinden kevn ü mekândan fârığ


Yunus Emre

Gayrıdır Her Milletten Bu Bizim Milletimiz

Gayrıdır her milletten bu bizim milletimiz
Hiç dinde bulunmadı din ü diyânetimiz

Bu dîn ü diyânette yetmiş iki millete
Bu dünyâ ol ahrette ayrıdır âyâtımız

Zahir suya banmadan el ayak depretmeden
Baş sücûda varmadan kılınır tâatımız

Ne Kâ’be vü ne mescid ne rükû’u ne sücûd
Hakk ile dâim be cid olur münâcâtımız

Gerek Kâ’be’ye varalım gerek mescide girelim
Gerek suyla yunalım çün bile illetimiz

Su ne kadar arıta çün yavuz fi’lin bile
Meğer bizi pâk ede Hak’tan inâyetimiz

Kimin sözün kim bile akıl ermez bu hâle
Yarın anda bell’ ola Müslüman mürtedimiz

Yunus canın yenile kim dostluğun anıla
Aşk ile dinler isen bilesin kudretimiz


Yunus Emre

14 Ekim 2018 Pazar

Haftanın Yedinci Günü

Hangi günler büyüler şimdi
Sevgi ve nefretimi,
Sen, bu haftanın yedinci gününde yaratıldın
Ufuğun dalgalarından yaratıldın
Şarkıların kirpiklerinden,
ben haftanın yedinci günü yara ve baltağzı
Nedir bu bağlılık
Ben rüzgar ve toprak gibi?


Adonis
Çeviren: Metin Fındıkçı