Şiir, Sadece: Maya Angelou
Maya Angelou etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Maya Angelou etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ekim 2015 Salı

Döndüler Evlerine

Evlerine döndüler ve karılarına,
bir defa bile hayatlarında,
tanımadıklarını söylediler benim gibisini,
Ama... Döndüler evlerine.

Evin ne kadar da temiz dediler bana,
hiçbir sözüm kimseyi incitmezmiş hatta,
havam da gizemliydi belli ki,
Ama... Döndüler evlerine.

Bütün erkekler beni övüp dururlardı,
ne de güzel gülüşüm, aklım, kalçalarım vardı,
yine de bir gece geçirdiler benimle, belki üç, belki iki
Ama...


Maya Angelou
Kafesteki Kuşun Şarkısı
Türkçesi: Faris Kuseyri

12 Ekim 2015 Pazartesi

Men

When I was young, I used to
Watch behind the curtains
As men walked up and down the street. Wino men, old men.
Young men sharp as mustard.
See them. Men are always
Going somewhere.
They knew I was there. Fifteen
Years old and starving for them.
Under my window, they would pauses,
Their shoulders high like the
Breasts of a young girl,
Jacket tails slapping over
Those behinds,
Men.

One day they hold you in the
Palms of their hands, gentle, as if you
Were the last raw egg in the world. Then
They tighten up. Just a little. The
First squeeze is nice. A quick hug.
Soft into your defenselessness. A little
More. The hurt begins. Wrench out a
Smile that slides around the fear. When the
Air disappears,
Your mind pops, exploding fiercely, briefly,
Like the head of a kitchen match. Shattered.
It is your juice
That runs down their legs. Staining their shoes.
When the earth rights itself again,
And taste tries to return to the tongue,
Your body has slammed shut. Forever.
No keys exist.

Then the window draws full upon
Your mind. There, just beyond
The sway of curtains, men walk.
Knowing something.
Going someplace.
But this time, I will simply
Stand and watch.

Maybe.


Maya Angelou


Erkekler

Gençken hep
Perdelerin arkasından
Gelip geçen erkekleri izlerdim. Ayyaş erkekler, yaşlı erkekler
Bıçkın delikanlılar.
Onların içini okurdum. Erkekler hep bir yerlere gider.
Orada olduğumu bilirlerdi. On beş
Yaşındaydım ve onlara biterdim.
Penceremin altında duraksayacak,
Omuzları tıpkı
Yeni yetme bir kız göğsü gibi dik,
Ceketlerinin arkası
Kalçalarına vurmakta.
Erkekler.

Gün gelir avuçlarıyla
Kavrarlar seni, nazikçe, sanki
Ağacın son kuru yaprağıymışsın gibi. Ardından
Sıkıverirler. Sadece azıcık. İlk
Seferi güzeldir. Çabucak bir kucaklama.
Savunmasızlığınıza sızıverirler. Birazcık
Daha. Ve acı başlar. Korkuya teğet geçen
Bir gülümseme belirir. Hava buhar
Olduğunda
Aklın sıçrar, şiddetle patlar,
Kibrit çöpü misali. Paramparça.
Senin özündür
Onların bacaklarından damlayan, ayakkabılarını lekeleyen.
Dünya normale döndüğünde yeniden,
Ve dilin damağın kuruluğu geçerken
Bedenin kapanıverir. Ebediyen.
Hiçbir anahtar açmaz.

Sonra aklın penceresi
Kapanır. Orada, dalgalanan
Perdelerin ardında erkekler yürür.
Bir şeyleri bilerek.
Bir yerlere giderek.
Fakat bu kez sadece
Durup, izleyeceğim.

Belki.


Maya Angelou
Türkçesi: Faris Kuseyri

Yalnız

Uzanarak dün gece
Düşünerek
Suyun susamadığı
Ve ekmeğin taş olmadığı yerde
Ruhuma nasıl bir ev bulacağımı
Bir kanıya vardım en sonunda
Ve sanmıyorum ki bu konuda yanıldım
Ki hiç kimse
Fakat hiçbir kimse
Burada yalnız başına yapamaz.

Yalnız, yapyalnız
Hiç kimse, fakat hiçbir kimse
Burada yalnız başına yapamaz.

Bazı milyonerler vardır
Harcayamayacakları parayla
Dolanır karıları ölüm hayaletleri gibi
Blues şarkıları söyler çocukları
Pahalı doktorları vardır
Taştan yüreklerini sağaltsınlar diye.
Fakat hiç kimse
Hayır, hiç kimse
Burada yalnız başına yapamaz.

Yalnız, yapyalnız
Hiç kimse, fakat hiçbir kimse
Burada yalnız başına yapamaz.

Şimdi dinlersen can kulağıyla
Söyleyeceğim sana bildiğimi
Toplanmaktadır fırtına bulutları
Esmektedir şimdi yel
İnsanlık acı çekmektedir
Ve işitirim şikayeti,
Değil mi ki hiç kimse,
Fakat hiç kimse
Burada yalnız başına yapamaz.

Yalnız, yapyalnız
Hiç kimse, fakat hiçbir kimse
Burada yalnız başına yapamaz


Maya Angelou
Türkçesi: Faris Kuseyri

31 Aralık 2011 Cumartesi

Maya Angelou

Maya Angelou (Marguerite Ann Johnson, doğumu 4 Nisan 1928 - ölümü 28 Mayıs 2014) Afroamerikan yazar, şair, dansçı, aktris ve şarkıcı. Angelou, yedi tane otobiyografi, üç tane deneme, birkaç tane şiir kitabi yayınlamıştır. Ayrıca Maya Angelou’nun elli yıldan fazla bir süreyi kapsayan kariyerinde birçok oyun, film ve televizyon gösterisi bulunmaktadır. Düzinelerce ödül ve otuzdan fazla onursal doktora derecesi almıştır. Angelou kendi çocukluğunu ve yetişkinlik çağının ilk dönemlerini konu alan otobiyografileri ile tanınmaktadır. Otobiyografilerinden ilki ‘I Know Why the Caged Bird Sing',(1969), 17 yaşına gelene kadarki hayatini anlatmaktadır. Bu otobiyografi Angelou'ya uluslararası tanınırlık ve beğeni getirmiştir.

Angelou, şair ve yazar olmaya genç bir yetişkin olarak yemek yaparak, para karşılığı ilişkiye girerek, gece kulübü dansı ve performansçısı, Porgy ve Bess opera oyunculuğu, Southern Christian Leadership Conference koordinatörlüğü ve sömürgeciliğin sonlandırma günlerinde Mısır ve Gana'da gazetecilik gibi bir seri uğraş sonrası başladı. Ayrıca Angelou aktörlük, yazarlık ve oyun, film, halk televizyonu programlarının yönetmenliğini yaptı. 1982 yılından sonra North Carolina Winston-Salem de bulunan Wake Forest Universitesi'nde eğitim verdi. Burada ilk ömür boyu Amerikan araştırmaları Reynolds profesörlüğünü aldı. Angelou sivil hak mücadelesinde çok aktif bir kişilikti. Martin Luther King Jr. ve Malcolm X ile birlikte çalıştı. 1990 lardan sonra Angelou yaklaşık elli farklı konuşmada bulundu ve konumsularda görünmeye seksenli yaslarına kadar devam etti. 1993 yılında Angelou kendi şiirini "On the Pulse of Morning" başkan Bill Clinton’nın göreve başlama töreninde okudu. Bu şiir okuma 1961 yılında şair Robert Frost'un John F. Kennedy'nin göreve başlama töreninde şiir okumasından sonra bir ilkti.

'I Know Why the Caged Bird Sings' kitabini yayınlanması ile birlikte Angelou kendi hayatini açık olarak tartıştı. Angelou siyahilerin ve kadınların sözcüsü olarak saygınlık kazandı. Angelou yaptığı çalışmalarında siyahilerin kültürlerini savunmayı dikkate aldı. Amerika’daki bazı kütüphanelerin Angelou’nun kitaplarını engelleme girişimine rağmen, çalışmaları okullarda ve üniversitelerde yaygın olarak kullanıldı.

Bir kapıcı ve donanma diyetisyeni olan Bailey Johnson ile hemşire ve krupiye olan Vivien (Baxter) Johnson'ın ikinci çocuğu olarak 4 Nisan 1928 tarihinde St. Louis, Missouri'de doğmuştur. Büyük kardeşi Bailey Jr. ona ''Maya'' takma adını veren kişidir. Angelou üç ve büyük kardeşi dört yaşındayken ebeveynlerinin sorunlu evliliği sona erdi, ve babaları onları Stamps, Arkansas'taki babaanneleri Annie Henderson'ın yanına gönderdi. Devrin diğer Afroamerikalılarının yaşadığı zor koşullara nazaran, Büyük Depresyon ve 2. Dünya Savaşı'nın zorlu ekonomik şartlarını büyükannesi, zekice ve dürüst yatırımları sayesinde sıkıntısız, finansal olarak zenginleşerek atlatmıştır. Çünkü sahip olduğu markette insanların ihtiyaç duyduğu temel yaşam ürünleri satıyordu.

Dört yıl sonra babaları habersizce Stamps'a geldi ve onları annelerinin yanına St. Louis'e geri götürdü. 8 yaşında annesiyle birlikte yaşarken, annesinin erkek arkadaşı Freeman tarafından cinsel istismara ve tecavüze uğradı. O, olayı kardeşine kardeşi de bütün aileye anlattı. Freeman suçlu bulundu ve yalnızca bir gün hapis yattı. Salındıktan dört gün sonra, muhtemelen Angelou'nun amcaları tarafından, öldürüldü. Angelou beş yıl kadar suskunlaştı. Belirttiği üzere: ''Sesimin onu öldürdüğünü düşündüm. O adamı ben öldürdüm, çünkü adını söyledim. Tekrardan hiç konuşmamayı, çünkü sesimin birini öldüreceğini düşündüm.'' Angelou hakkında biyografi yazan Marcia Ann Gillespie ve iş arkadaşlarına göre Angelou, bu sessizlik döneminde o fevkalade hafızasını, kitaplara ve edebiyata olan sevgisini, ve çevresindeki dünyayı dinleme ve gözlemleme kabiliyetini geliştirdi.