Şiir, Sadece: Hart Crane
Hart Crane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hart Crane etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Ekim 2016 Cuma

Soyut Bahçe

Ağacı üstünde elma, şehvetidir kadının- 
Parıltılarla asılı, güneşten maskarası.
Ağaç, kesmiş soluğunu kadının; yeltenip
Yükselip üstüne dal dal, dilsizce dilli sesi
Çıkıverir gözlerine bir karartı perdesi.
Kadın tutsak ağaca ve yeşil parmaklarına.

Ve kendini ağaç sanar düşüncesinde kadın.
Rüzgar kucaklayıp örer taze damarlarını,
Kaldırır onu göklere, uçarı maviliğe,
Ellerinin ateşini boğup gün ışığında.
Hiç anısı yok kadının, korkusu, umudu yok
Ayaklarındaki ottan ve gölgelerden öte.


Hart Crane
Çeviren: T. S. Halman

Melville'in Mezarında

Sık sık dalgaların altında, bu burundan uzakta
Boğulmuş insanların kemikten zarlarını elçi
Gönderdiğini görürdü. Baktıkça, sayılar
Tozlu kıyıya çarpar ve gözden kaybolurdu.

Ve batıklar geçerdi çan sesleri duyulmayan,
Ölümün cömertliğiyle o dağınık kanıtlar
Geri gelirdi, külrengi hiyeroglifler,
Uğursuz uğultular deniz kabuklarından.

Sonra dingin akımında upuzun bir kangalın
Denizin çırpınışı durur, hışmı yatışırdı,
Sunaklara yönelirdi orada tuzdan ağarmış gözler
Ve sessiz yanıtlar kayardı gökteki yıldızlardan.

Başka gelgit göstermiyor pusula, kadrant
Ve sekstant... Kabaran mavi sularda
Ağıt denizciyi uyandırmayacak.
Bu destan yaratan ulu gölgeyi deniz koruyabilir ancak.


Hart Crane
Çeviren: Cevat Çapan