Şiir, Sadece: Jorge Luis Borges
Jorge Luis Borges etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Jorge Luis Borges etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Ocak 2016 Perşembe

Çöl

Alicia Jurado’ya


Zamansız kalmış uzam.
Yukarıda kum rengi ay.
Şimdi, tam şu anda,
Metaurus ve Trafalgar’da ölmekte insanlar.


Jorge Luis Borges
Onbeş Sikke
Sonsuz Gül

Doğulu Bir Ozan

Alicia Jurado’ya


Yüz güz art arda baktım
İncecik puluna.
Yüz güz art arda baktım
Adaların üstünde beliren ebemkuşağına.
Yüz güz art arda dudaklarım
Bundan daha sessiz, kalmamıştı hiç.


Jorge Luis Borges
Onbeş Sikke
Sonsuz Gül

20 Ocak 2016 Çarşamba

Oyum Ben

Ben kardeşinin imgesini ya da gövdesini
(ikisi de aynı şey) sessizliğin ya da kadehinin
aynasında izleyen o boşyüce gözlemciden
daha az boşyüce olmadığını bilen biriyim.
Ben, benim suskun dostlarım, salt unutuştan
başka bir öç ya da bağışlanma olmadığını
bilen kişiyim. Bir tanrı bu garip
Çözümü sunmuş her türlü insan kinine.
Bunca gezip dolaşmama karşın, tekil, çoğul,
Yorucu, garip, kendimin ve başkasının
Zamanının labirentini bir türlü çözemedim.
Hiç kimse değilim ben. Kimseye kılıç çekmedim
savaşta. Yankıyım, unutuşum, hiçliğim ben.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Bülbüle

Hangi gizli İngiliz gecesinden
ya da sadık, ölçü tanımaz Ren’den,
uzun gecemin geceleri içinde yitip
cahil kulağıma ulaşmış olabilir
efsaneler yüklü sesin
ey Vergilius’un ve Perslerin bülbülü?
Belki de hiç duymadım seni, oysa
hayatım hayatına bağlı, ayrılmazcasına.
Senin simgen gezgin bir ruhtu
Bir bilmeceler kitabında. El Marino
Ormanların sireni adını taktı sana;
Jüliet’ gecesi boyunca şakıyorsun sen,
Anlaşılmaz Latince sayfalar arasından
ve çam ormanları içinden Heine,
Almanya’nın ve Yudea’nın o öteki bülbülü,
alaycı, ateş kuşu, hüzün kuşu diyor sana.
Keats herkes adına dinledi seni, her zaman.
Yeryüzünde insanların sana verdikleri
Adlar arasında biri yok ki
Erişmek istemesin senin şakıyışına,
Ey karanlığın bülbülü. Müslüman
Seni düşledi zevkten çılgın, göğsü kanının
Kızarttığı gülün dikeniyle yaralı. Özenle
Yazıyorum bu şiiri akşam karanlığında,
Ey çöllerin, denizlerin bülbülü,
Bellekte, coşku ve masallarda
Aşkla yanasın, büyüleyen sesinle ölesin diye.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Kılıçlar

Gram, Durendal, Joyeuse, Excalibur.
Eskilerden kalma savaşları
Tek belleğimiz olan şiirlerde kol geziyor.
Evren bir kuzeye bir güneye saçıyor onları.
Bugün artık toprak ve bir hiç olmuş erkek elinin
Ustalığı çekişmektedir kılıçta;
Demirde ya da tunçta, o ilk gün
Ademin kanı olan şu kılıç yarası.
Ta uzaklardan, bu sayıp döktüğüm kılıçların
Yiğitlik öyküleri, sahipleri canına kıymış
Kralların ve yılanların. Başka tür
Kılıçlar da var, duvardakiler ve yakındakiler.
Kılıç, bırak da seninle bu sanatı deneyeyim;
Seni kullanmayı hak etmemiş olan ben.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

19 Ocak 2016 Salı

İntihar

Tek yıldız kalmayacak gecede.
Gece kalmayacak.
Ben ölürken dayanılmaz evren de
tüm varlığıyla ölecek benimle,
Sileceğim piramitleri, madalyaları,
Kıtaları ve yüzleri.
Sileceğim geçmişin birikimini.
Toz edeceğim tarihi, tozu toz.
Son günbatımını seyrediyorum şimdi.
Son kuşu dinliyorum.
Kimseye hiçbir şey bırakmıyorum.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Bizon

Dağlık, puslu, anlaşılmaz,
Sönmeye yüz tutmuş kor kızılı,
İri yarı, ağır aksak dolanıyor başı boş
Yalnızlığında tükenmeyen bozkırının.
Silahlanmış alnını yukarı kaldırıyor. İçinde
Uyuklayan öfkesiyle bu çağlar öncesi boğada
Vahşi batının kızıl derililerini görüyorum
Ve Altamira’nın yitmiş insanlarını.
Sonra bakıyorum, izgesini yansıtan aynası
Bellek olan insanca zamanı yok sayıyor.
Ne zaman umurunda onun ne de geçmişten
Bugüne akan yaşamı, öylesi değişken ve boş.
Zaman dışı, sayıya vurulmayan, sıfır,
En sonuncu bizon bu ve ilki


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Pars

Güçlü parmaklıkların ardında pars
Tekdüze yürüyüşünü sürdürecek
Kara bir kuyum, hüzün ve tutsaklık
Olan yazgısına (kendisi habersiz).
Binlercesi gelir geçer ve binlercesi
Geri döner, ancak tek ve sonsuzdur
Ölümcül Pars, Yunanlının düşüne giren
Ölümsüz Akhilleos’un tasarladığı
yolu tasarlarken, ininde.
Çayırlardan ve dağlardan habersiz,
Titreşen iç organları
Kör boğazını doyuracak geyikleriyle.
Gökyüzü boşa değişir durur. Herkesin
Payına düşen yolculuk önceden belirlenmiştir.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

18 Ocak 2016 Pazartesi

Döküm

Tırmanmak için bir merdiven dayamalı. Bir basamak eksik.
Ne arar insan tavanarasında
Dağınıklığı artıracak bir şeyden başka?
Küf kokusu sinmiş havaya.
Çöken akşamın ışığı sızıyor aralıktan.
Tavan kirişleri hemen tepemizde ve döşeme çürüyüp yıpranmış.
Ayak basmaya kalkışacak yok.
Kırık dökük bir adet katlanır yatak
Bir iki tane beş para etmez alet.
Rahmetlinin tekerlekli iskemlesi.
Bir adet abajur ayağı.
Paraguay işi, yarı sökük, püsküllü bir adet hamak.
Araç gereç ve kağıtlar.
Bir adet gravür, Aparicio Saravia’nın kurmayları.
Bir adet eski kömür ütüsü.
Durmuş bir saat, sarkacı kırılmış.
Yaldızları dökülmüş bir çerçeve, içi boş.
Mukavvadan bir satranç tahtası, birkaç kırık taş.
İki bacaklı bir adet mangal.
Deri bir sigara tabakası.
Küflenmiş bir adet kitap, Foxe’un Şehitler Kitabı’nın gotik harfli ustalıklı bir baskısı.
Artık kimin olduğu anlaşılmayan bir fotoğraf.
Tarazlanmış bir post, bir zamanlar kaplan derisiymiş.
Kapısını yitirmiş bir adet anahtar.
Ne arar insan tavanarasında Dağınıklığı artıracak bir şeyden başka?
Unutuşa, unutulmuş her şeye dikiyorum ben bu anıtı.
Kuşku yok, daha dayanıksız tunçtan ve kaynayıp gidecek ötekiler arasında.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Browning Şair Olmaya Karar Veriyor

Londra’nın bu kızıl labirentlerinde
bakıyorum en garibini seçmişim insan
uğraşlarının, bir bakıma hepsi de,
kendine göre, öyle olsalar bile.
Ele geçmez cıvada
felsefe taşını arayan
simyacılar gibi
sıradan sözcükler yapacağım
-hileli kumarbaz kâğıtları,
halkın uydurduğu sözler-
Thor esin ve patlama,
gök gürlemesi ve tapınmayken
onları büyülerinden vazgeçireceğim.
Bugünün deyişiyle,
sırası gelince ben de
ölümsüz sözler söyleyeceğim;
daha değersiz olmamaya çalışacağım
Byron’un yüce yankısından.
Yaralanmaz olacak ben olan bu toz.
Bir kadın aşkımı paylaşırsa,
şiirim onuncu katına değecek eşmerkezli göklerin;
bir kadın omuz silkerse aşkıma,
ezgiler yaratacağım hüznümden,
zamanın içinde yankılanan koca bir nehir.
Kendimi unutarak yaşayacağım.
Görür gibi olup unuttuğum o yüz olacağım
Hainliğin kutsal yazgısını
kabul eden Yehuda,
bataklıktaki Caliban,
korkusuz ve inançsız ölen
paralı asker olacağım,
yazgının geri çevirdiği yüzüğü
görmekten korkan Polycrates,
benden nefret eden o dost olacağım.
İran bülbülü sunacak bana, Roma kılıcı..
Maskeler, derin acılar, dirilişler
örüp sökecek alın yazımı
ve ben bir yerde Robert Browning olacağım.




Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Düş

Gece yarısı saatleri saçıp savururken
Bereketli zamanı,
Daha da ötelere gideceğim Ulisses’in yoldaşlarından,
İnsan belleğinin ulaşamadığı
Düşler ülkesine.
Aklımın almayacağı parçalar kaldı bende
O sualtı dünyasından:
İlkel bir bitkibilimden otlar,
Her türden hayvanlar,
Ölülerle konuşmalar,
Aslında hep birer maske olan yüzler,
Çok eski dillerden sözcükler,
Ve zaman zaman bir korku, gündüzün
Bize sunduğuna hiç benzemeyen.
Ya bunların hepsi olacağım ya da hiçbiri.
O öteki olacağım, bilmeden olduğum,
O öteki düşe, uyanık halime
Bakmış olan kişi. Şimdi onun değerlendirdiği,
Yakınmadan ve gülümseyerek.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

16 Ocak 2016 Cumartesi

Evrenin Oluşumu

Ne karanlık ne kaos. Karanlık
gören göz ister, sesin
ve sessizliğin kulakları gereksindiği gibi
ve ayna, biçimler ister kendini mesken tutan.
Ne uzam ne de zaman. Hatta ne de
Kafasında kuran bir tanrısal güç,
Zamanın ilk gecesinden önceki sessizliği,
Sonsuzlaşacak olan o ilk geceden.
Karanlık Herakleitos’un koca ırmağı
Gizemli yatağında dur durak bilmeden
Akar gider geçmişten geleceğe,
Akar gider bir unutuştan ötekine.
Hâlâ acı çeken bir şey. Yakaran bir şey.
Sonra gelir dünya tarihi. Şimdi.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

Ben

O kafatası, o gizli yürek, kanın
Hiç görmediğim o yolları,
Düşlerin o yeraltı dehlizleri, o Protheus,
O iç organlar, o ense, o iskelet.
Onların hepsiyim ben. Garip ama,
Bir kılıcın, önce altına, sonra külrengine,
Sonra da hiçliğe dönüşerek batan
Yapayalnız bir güneşin de anısıyım ben.
Limanda yavaş yavaş yaklaşan gemileri
Seyreden biriyim. O az bulunur kitaplar,
Zamanla aşınan gravürler de;
Göçüp gitmiş ölüleri kıskanan da ben.
İşin daha garibi bir evin bir köşesinde
Bu sözcükleri ağ gibi ören o adam olmam.


Jorge Luis Borges
Sonsuz Gül

31 Aralık 2013 Salı

Jorge Luis Borges

Jorge Francisco Isidoro Luis Borges Acevedo veya bilinen adıyla Jorge Luis Borges (doğumu 24 Ağustos 1899 - ölümü 14 Haziran 1986), Arjantinli öykü, deneme yazarı, şair ve çevirmen. Büyülü gerçekçilik akımının önde gelen isimlerindendir ve gerçeküstücülük konusunda yazdığı denemeleri ile ünlüdür.

Hayatı

Borges, 24 Ağustos 1899 tarihinde Buenos Aires'te doğdu. Babasının annesi İngiliz olduğu ve evde iki lisan birden konuşulduğu için daha çocukken her iki lisanı da çok güzel konuşabiliyordu. Oğluna satranç tahtasında Zeno'nun paradoksunu öğreten Jorge Guillermo Borges avukat ve psikoloji öğretmeniydi. Evlerinde Borges'in muhayyilesini sürekli olarak işgal edecek bir bahçe ve kütüphane vardı.

Babasının görme yetisinin azalması üzerine, aile tedavi için I. Dünya Savaşı'ndan önce (1914) Cenevre'ye taşındı. Burada kaldıkları süre boyunca Borges Calvin Koleji'ne devam ederek, Lâtince, Fransızca ve Almanca öğrendi. Sembolizm akımının örneklerinden Verlaine, Rimbaud ve Mallarmé'in eserleriyle bu sırada tanıştı. Schopenhauer'a olan sevgisi ve Walt Whitman'ı keşfetmesi de Cenevrede'yken başladı.

Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra ailesiyle birlikte İspanya'ya taşındı. Borges artık yazar olmaya karar vermişti, babasına 1870'lerde geçen bir roman yazmaya yardım ediyordu. Birkaç edebî gruba girme çalışmasından sonra, kendine akıl hocası buldu: Endülüs'lü şair Rafael Cansinos-Asséns. Onun etkisiyle kendisini "ultraistler" grubundan saymaya başladı ama kısa zamanda aidiyet hissinden sıkılarak kimseye bağlı olmadan bir şeyler yapmaya çalıştı. Denemelerle ve şiirle pasifizm, anarşi, Rus devrimi gibi bâzı şeyleri övdüğü, genel düşüncelerini dile getirdiği iki kitap yazdı. Ama sonra yazdıklarından utanarak, her iki kitabı da İspanya'dan ayrılmadan önce imha etti.

1921'de ailesiyle Buenos Aires'e geri dönmesinden sonra, babasının arkadaşı Macedonio Fernandéz'in düşüncelerinden etkilenmesi, düşüncenin yeni yollarına yönelmesine neden oldu. Fernandez'in düşünceleri Schopenhauer, Berkeley ve Hume'ün bir yansıması idi. Edebî stili ekzantrik ve düşünce tarzı karmaşıktı. Borges'e en büyük etkisi her şeye kuşkuculukla bakmasını sağlamasıdır.

1923'te ilk kitabı olan Buenos Aires Tutkusu (Ferver de Buenos Aires)'i çıkardı. 1924-1933 arası Borges için oldukça heyecan verici bir zamandı. Bu dönemde pek çok yazısı ve şiiri basıldı. Luna de Enfrente 1925'te, San Martin Defteri (Cuaderno San Martín) 1929'da basıldı. 1933-1934 yıllarında Crítica'da Alçaklığın Evrensel Tarihi (Historia universal de la infamia) yayımlandı. Bu öykü dizisi, önceden basılmış bâzı hikâyelerden alınan karakterler ve fikirler üzerine yeniden hikâye yazmakla oluşmuştu. Gerçeği ve hikâyeyi harmanladığı bu hikâyeler gerçeküstü bir otantizm taşıyorlardı. Daha sonraları bu tarz "büyülü gerçekçilik"in ilk örneklerinden sayılacaktı. Ama onun asıl kariyeri 1935'te yazdığı "Borges stili"nin ilk örneği denilen, hayâlî bir romanı eleştirdiği "Al-Motasim'e Bir Bakış" isimli öyküsüdür. 1936'da denemelerini topladığı Sonsuzluğun Tarihi Historia de la Eternidad basıldı. Bu sırada maddî sıkıntılar çekiyordu, bu nedenle 1937'de Belediye Kütühânesi'nde çalışmaya başladı. Kütüphânedeki işi hafif olan yazar, iş günlerinin kalanını klâsikleri okuyarak ve modern edebiyatın uluslar arası örneklerini İspanyolca'ya çevirerek geçirmiştir. Virginia Woolf'un ve William Faulkner'ın kitapları İspanyolcaya ilk kez bu dönemde Borges tarafından kazandırılmıştır. Yaratıcılığını kaybetmekten korkan Borges, eşşiz bir eser yazmak istedi ve "Pierre Menard, Don Quixote'un Yazarı"'nı kaleme aldı. Ardından da "Tlön, Uqbar, Orbis Tertius" geldi. Her iki hikâye Victoria Ocampo'nun Sur edebiyat dergisinde yayınlandı. Bunların başarısının verdiği motivasyonla Babil Kütüphanesi'nin çalışmalarına başladı. 1941'de bu öykülerin toplandığı Yolları Çatallanan Bahçe basıldı. Aynı hikâyeler toparlanarak "Artifices"e eklendi ve ve 1944'de Ficciones adıyla yeniden basıldı. 1942'de "Bustos Domecq" takma adı altında Adolfo Bioy Casares ile birlikte polisiye hikâyeler dizisi olan Don İsidro İçin Altı Problem'i yazdılar. Felsefe, gerçekler, fantazi ve gizemleri harmanladığı bu yeni öykülerin yanında, El Hogar'da anti-semitizmi, faşizmi ve nazizmi eşeltiren politik makaleler de yazıyordu. Bu makalelerle oldukça tanındı. 1946'da Juan Peron'un iktidara gelişiyle, kütüphânedeki işinden atıldı. Bu işten atılma onun için bir tür kurtuluş olmuştu, çünkü hem Arjantin'den Uruguay'a kadar pek çok yeri gezip, Budizmden Blake'e kadar pek çok konuda seminerler veriyor, hem de iyi para kazanıyordu. Ama ailesi Peron'un baskıcı rejiminde zor günler geçirdi, annesi ve kız kardeşi hapse girdi. 1949'da ikinci önemli kısa hikâyeler kitabı Alef (El Alef) basıldı.

1955'de Peron devrilince Borges hayâlindeki meslek olan Arjantin Ulusal Kütüphânesi Müdürlüğü'ne getirildi. ailesinden gelen hastalık nedeniyle görme bozukluğu çeken Borges bu dönemde görme yetisini tamamen kaybetti. "Bana aynı anda hem 800,000 kitabı hem de karanlığı veren Tanrı'nın muhteşem ironisi" diyerek bu gerçeği kabûllenmiştir. (Umberto Eco unutulmaz romanı Gülün Adı'nda yer alan ana karakterlerden kör kütüphaneciyi Borges'ten esinlenerek oluşturmuştur.) 1956'da Buenos Aires Üniversitesi'nde İngiliz ve Amerikan edebiyatı profesörlüğüne atandı ve 12 yıl bu görevi yürüttü. 1961'de Samuel Beckett'le birlikte Uluslararası Yayımcılar Ödülü'nü (Formentor Ödülü) kazandı. Bu ödül ona gecikmiş bir uluslararası ün kazandırdı. Gözlerinin görmeyişini şiire yönelerek telâfi etmeye çalıştı. 1970'li yıllarda ABD'de çeşitli üniversitelerde dersler verdi. 1973'te Peron geri dönünce, görevinden istifa etti. Ders vererek ve yolculuk yaparak geçirdiği zamanın meyvesi 1975'te basılan toplama hikâyelerin olduğu Kum Kitabı (El libro de arena) oldu. Dünya gezilerinin sonucu ona eşlik eden Maria Kodama'nın resimlerini çektiği yazılarını ise kendi yazdığı Atlas(1984)'la sonuçlandı.

Zannedilenin aksine, Nobel ödülünü alamadan 87 yaşında, 14 Haziran 1986'da Cenevre'de karaciğer kanserinden hayatını kaybetti.


Eserleri

  • Fervor de Buenos Aires (Buenos Aires Tutkusu), 1923, şiir
  • Luna de enfrente (Yolun Ötesinde Ay), 1925, şiir
  • El tamaño de mi esperanza, 1925, denemeler
  • El idioma de los argentinos, 1928, denemeler
  • Cuaderno San Martin (San Martin Defteri), 1929, şiir
  • Evaristo Carriego, 1930, denemeler
  • Discusión, 1932, denemeler ve eleştiriler
  • Historia universal de la infamia (Alçaklığın Evrensel Tarihi), 1935, hikâyeler
  • Historia de la eternidad (Sonsuzluğun Tarihi), 1936, denemeler
  • El jardín de senderos que se bifurcan (Yolları Çatallanan Bahçe), 1941, hikâyeler
  • Seis problemas para don Isidro (Don İsidro İçin Altı Problem), 1942, Adolfo Bioy Casares’le yazılmış detektif hikâyeleri
  • Poemas: 1922-1943, 1943, şiir
  • Ficciones (Ficciones Hayaller ve Hikayeler), 1944, kısa hikâyeler
  • Un modelo para la muerte, 1946, Adolfo Bioy Casares ile yazılmış detektif hikâyeleri
  • Dos fantasías memorables, 1946, Adolfo Bioy Casares ile yazılmış fantastik hikâyeler
  • El Aleph (Alef), 1949, denemeler, hikayeler
  • Aspectos de la poesía gauchesca, 1950, eleştiriler
  • Antiguas literaturas germánicas, 1951, eleştiriler
  • La muerte y la brújula (Ölüm ve Pusula), 1951, kısa hikâyeler
  • Otras inquisiciones 1937-1952 (Öteki Soruşturmalar), 1952, denemeler ve eleştiriler
  • Historia de la Eternidad (Sonsuzluğun Tarihi), 1953, denemeler, kısa hikâyeler ve eleştiriler
  • El "Martín Fierro", 1953, denemeler
  • Poemas : 1923-1953, 1954, şiirler
  • Los orilleros; El paraíso de los creyentes, 1955, Adolfo Bioy Casares ile iki senaryo
  • Leopoldo Lugones, 1955, Betina Edelborg ile eleştiriler
  • La hermana de Eloísa, 1955, kısa hikâyeler
  • Manual de zoología fantástica (Kurgusal Varlıklar Kitabı), 1957, Margarita Guerrero ile yazılmış hayali hayvan metinleri
  • Libro del cielo y del infierno, 1960, Adolfo Bioy Casares ile denemeler
  • El Hacedor, 1960, şiirler
  • Antología Personal, 1961, denemeler, şiir veleştiriler
  • El lenguaje de Buenos Aires, 1963, José Edmundo Clemente ile uzun denemeler
  • Introducción a la literatura inglesa (İngiliz Edebiyatı Tarihi), 1965, María Esther Vázquez ile eleştiri
  • Para las seis cuerdas, 1965, Tango ve milongalar için sözler
  • Literaturas germánicas medievales (Ortaçağ Alman Edebiyatı), 1966, María Esther Vázquez ile eleştiri
  • Crónicas de Bustos Domecq, 1967, Adolfo Bioy Casares ile denemeler
  • Introducción a la literatura norteamericana (Amerikan Edebiyatına Giriş), 1967, Esther Zemborain de Torres ile eleştiri
  • Conversations with Jorge Luis Borges (Borges'le Konuşmalar), 1968, Richard Burgin ile
  • Nueva Antología Personal, 1968, denemeler, şiirler ve eleştiriler
  • Elogio de la Sombra(Karanlığa Övgü), 1969, şiir
  • El otro, el mismo, 1969, şiir
  • El informe de Brodie (Brodie Raporu), 1970, kısa hikâyeler
  • El congreso, 1971, denemeler
  • Nuevos Cuentos de Bustos Domecq, Adolfo Bioy Casares ile beraber
  • El oro de los tigres, 1972, şiir.
  • El libro de arena (Kum Kitabı), 1975, Kısa hikâyeler
  • La Rosa Profunda (Sonsuz Gül), 1975, şiir
  • La moneda de hierro, 1976, şiir
  • Diálogos, 1976, Borges ve Ernesto Sabato arasında konuşmalar
  • ¿Que es el Budismo?, 1976, dersler
  • Historia de la Noche, 1977, şiirler
  • Prólogos con un Prólogo de Prólogos, 1977, kitap önsözleri
  • Borges El Memorioso, 1977, Antonio Carrizo ile konuşmalar
  • Rosa y Azul: La rosa de Paracelso; Tigres Azules, 1977
  • Borges, oral, 1979, dersler
  • Siete noches (Yedi Gece) 1980, dersler
  • La cifra, 1981, şiir
  • Nueve ensayos dantescos (Dantevari Denemeler), 1982, Dante üzerine denemeler
  • Un argumento, 1983
  • Veinticinco Agosto 1983 y otros cuentos, 1983, kısa hikâyeler
  • Atlas (Atlas), 1984, María Kodama ile hikayeler ve denemeler
  • Los conjurados, 1985, şiir
  • Textos cautivos, 1986, eleştiriler
  • This Craft of Verse, 2000, dersler