Şiir, Sadece: Ağaç Destanı

5 Ocak 2010 Salı

Ağaç Destanı

Adıma ağaç dediler
Şimdi dinle nelerim var
Biten meyvemi yediler
Daha daha nelerim var

Muhammedin beşiğiyim
Ulu Kabe eşiğiyim
Çorbanızın kaşığıyım
Daha daha nelerim var

Adem safi damı oldum
Nuh Nebi'ye gemi oldum
Müslümana cami oldum
Daha daha nelerim var

Fidan iken beni kırdın
Saban yaptın tarla sürdün
Dostum beni hor mu gördün
Daha daha nelerim var

Tarak oldum başınıza
Köprü oldum işinize
Her türlü savaşınıza
Daha daha nelerim var

Önündeki masa benim
Elindeki asa benim
Çanak çömlek kase benim
Daha daha nelerim var

Bina oldum yapı oldum
Çeşit çeşit kapı oldum
Kazma kürek sapı oldum
Daha daha nelerim var

Beni kolay mı bulursun
Ayrılsan nerde kalırsın
Ben olmasam sen ölürsün
Daha daha nelerim var

Sağ iken gönümü soydun
Hem de kestin biçtin oydun
Yağ peynir kaymak doldurdun
Daha daha nelerim var

Niçin beni mahvedersin
Ben tüfeksem sen bir ersin
Kabrine bile örtersin
Daha daha nelerim var

Ben ağacım gülüm vardır
Dalımda bülbülüm vardır
Kovanımda balım vardır
Daha daha nelerim var

Her bir yanımdan biçtiniz
Benim kanımı içtiniz
Niçin bağrımı deştiniz
Daha daha nelerim var

Kalem yaptın yazı yazdın
Gemi yaptın suda yüzdün
Sen ne için beni kestin
Daha daha nelerim var

Saz da yaptın tel uzattın
Göğsüme sedef bezettin
Benimle zaman oynattın
Daha daha nelerim var

Kaplarına terek benim
Fırındaki kürek benim
Al bayrağa direk benim
Daha daha nelerim var

Dursun Cevlan çekmem keder
Ağacın medhini eder
Şehirden ta köye kadar
Daha daha nelerim var


Aşık Dursun Cevlani

Hiç yorum yok: