Şiir, Sadece: Ey Güzel

24 Mayıs 2014 Cumartesi

Ey Güzel

Ey güzel,
kaynağın serin taşı gibi
açıyor su
köpükten geniş yıldırım ışıltısını,
işte böyle yüzündeki gülüş,
ey güzel.

Ey güzel,
narin ellerle ve ince ayaklarla
gümüşten bir tay gibi,
gidiyorsun, ey dünyanın çiçeği,
işte böyle görüyorum seni,
ey güzel.

Ey güzel,
örülmüş bakırdan bir yuva
başında, yüreğimin yandığı ve dinlendiği
esmer balın rengini
taşıyan bir yuva,
ey güzel.

Ey güzel,
gözlerini barındıramaz yüzün,
gözlerini barındıramaz yeryüzü.
Ülkeler var, ırmaklar var
gözlerinde,
memleketim var gözlerinde
vuruyorum kendimi onlara,
dünyaya ışık veriyorlar,
nereye gidersem gideyim,
ey güzel.

Ey güzel,
memelerin iki ekmek gibidir, yapılmış
mısırlı topraktan ve altın bir aydan,
ey güzel.

Ey güzel,
belin
yarattı kolumu bir ırmak gibi,
bin yıldır akarken şirin bedenin üzerinden,
ey güzel.

Ey güzel,
kalçaların gibisi yoktur,
belki sahibidir toprak
şu ya da bu gizli yerinde
bedeninin kıvrımlarına ve rayihasına,
belki şu ya da bu yerde,
ey güzel.

Ey güzel, güzelim,
sesin, derin, tırnakların,
ey güzel, güzelim,
varlığın, ışığın, gölgen,
ey güzel,
hepsi benim, ey güzel,
hepsi benim, kendimin,
giderken sen ya da dinlenirken,
şakırken sen ya da uyurken,
her zaman,
yakındayken sen ya da uzaktayken,
her zaman,
benimsin, güzelim,
her zaman.


Pablo Neruda
Kaptanın Dizeleri

Hiç yorum yok: