Şiir, Sadece: Acılar Denizi
Acılar Denizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Acılar Denizi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Ocak 2018 Salı

Kadınlar İçin Sone

Ben güzel gözlü kadınları severim
Bir de küçük ayaklıları, uzun boyunluları
Hem nasıl severim, öyle severim işte
Terler avuçları, kesilir solukları

Ben mahzun kadınları severim
Yavru ceylanca kadınları, ürkekçe
Hem nasıl severim, öyle severim işte
Bilemezsiniz ne güzeldir, öpüştükçe

Ben akıllı kadınları severim
Düşünen, az konuşan çok bilen
Her yerde, her zaman nazı çekilen

Hem nasıl severim, öyle severim işte
İçimde büyük, sonsuz ateşler yanmalı
Ölümüm bile o kadın yüzünden olmalı


Ümit Yaşar Oğuzcan
Acılar Denizi

Yalnızlığa Sone

Güneşin akşam hüzünle battığı
Karşıdaki karlı dağlar yalnız
Düşen yaprak, esen rüzgar yalnız
İnsanda ölümün yalnızlığı

Yalnız düşünceler paramparça
Yalnız hatıralar kırık dökük
Yalnızlık zor; yalnızlık büyük.
İnsanın yalnızlığı bambaşka

Dünyada yalnız olmayan ne var
Yer altında ölüler, gökte yıldız
Denizlerde yelkenliler yalnız

Ve insan yalnız Tanrılar kadar
Üzerinde ümitle yaşadığınız
Dünyaya sığmıyor yalnızlığımız


Ümit Yaşar Oğuzcan
Acılar Denizi

30 Aralık 2013 Pazartesi

Acılar Denizi

Ben acılar denizinde boğulmuşum
İşitmem vapur düdüklerini, martı çığlıklarını
Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni
Duyarım yosunların benim için ağladıklarını

Ölüyüm çoktan, bir baksana gözlerime
Gör, içindeki o kanlı cam kırıklarını
Bu ne karanlık, bu ne zindan gece böyle
Bütün gemiler söndürmüş ışıklarını

Ben acılar denizi olmuşum, yaklaşma
Sularım tuzlu, sularım zehir zemberek
Baksana;herkes içime dökmüş artıklarını

Bu karanlık bitse artık, bir ay doğsa
Bir deli rüzgar çıksa; alıp götürse
Yılların içimde bıraktıklarını...


Ümit Yaşar Oğuzcan

17 Mayıs 2011 Salı

Rıhtımda

Bir beyaz gemiydi ayıran onları
Kadın güvertedeydi adam rıhtımda
Şimdi unuttum yüzünü kadının
Adamın gözleri aklımda

Kana bulanmış bıçaklar gibi
Uzun kirpikleri ıslaktı
Adam dertli, adam darmadağın
Dokunsalar ağlayacaktı

Adam bitkindi, adam seviyordu
Kalan kederdi giden gemiyse
Taş olduğu içindir dedim
Rıhtım taşları erimediyse

Derken bir düdük öttü ansızın
Bembeyaz gemi gitgide ufaldı
Korkunç yalnızlığıyla başbaşa
Rıhtımda bir adam kaldı


Ümit Yaşar Oğuzcan
Acılar Denizi

Üstüme Varma İstanbul

Sana geldim, içim ümitlerle dolu
Beni sarhoş etme İstanbul, ne olur
Bir gün ben de eririm caddelerinde
Çürür kemiklerim adım unutulur

Yine sen kalırsın dipdiri, sımsıcak
Göğün, bulutların, denizlerin kalır
Oynama İstanbul, benimle oynama
Bir gün öldürür beni bu dert, bu kahır

Ezilmiş ellerim arasında başım
Bu yeryüzünde başka çarem kalmamış
İşte gelip kapılarına dayanmışım

Karşında yıkılmış bir duvar gibiyim
Beni sarhoş etme, başım dönüyor
Üstüme varma İstanbul, kederliyim.


Ümit Yaşar Oğuzcan
Acılar Denizi