Şiir, Sadece: Acının Gümüşü
Acının Gümüşü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Acının Gümüşü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Temmuz 2011 Pazartesi

Acının Gümüşü

ormanı da geçtim ustam
bitkilerin kekre tadıyla
yürüdüm oradaydı şiir
eski bir nehir yatağında
ıslak kumlar arasında
duruyordu acının gümüşü

orada ölümle yan yana
oturdum çakılların üzerine
neler olduğunu düşündüm
evvel zaman içinde
yeter miydi bunca kavram
yazmaya o büyük şiiri

sıyrılsam bu tılsımdan
yüzüme değen serinlik
tenime dokunan ürperti
ince sesi kuruyan otların
yolunu açar mıydı önümde
bilgeliğe giden bir ömrün

gördüm nasıl savrulur
yıkılan evlere ay ışığı
sesini duydum karanlıkta
ağlayan yaralı çocukların
otlar yetmedi sarmaya
kanayan o derin yarayı

ölümünü gördüm ustam
ince kanatlı kuşların
döne döne inişini göllere
kırılan dalını özgürlüğün
yalnızlığın paslı gecesiydi
saplanan sayrı kadınlara

ormanı da geçtim ustam
kırık süzgüler arasında
duruyordu acının gümüşü


Ahmet Uysal
Acının Gümüşü
Mart '98

Ağır Zamanlar Uykusu

ağır zamanlar uykusu
örtüyor çoktandır yaşadığımız
günlerin üzerini

kırkıncı kapının ardında
çürüyor günden güne
rumuzu rüzgar olan aşklar

seninle sevgilim, seninle
güzdönümü olmak isterdik
kuşların göç haritasında

yüzümüzde bozkırın tuzu,
kuruyan otların kokusu
kalsın isterdik dudağımızda

nehirler birden değiştirdi yatağını
derin katmanlar önündü
ince yaz sularımız

halbuki uzak ve ıssız
ormanlara benzerdi şiirlerimiz
usulca kanasa da


Ahmet Uysal
Acının Gümüşü