Şiir, Sadece: Sahte Tavırlılar
Sahte Tavırlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sahte Tavırlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Eylül 2013 Pazartesi

Sahte Tavırlılar

Öğürtücü kokusunda davar sürülerinin,
kağıt yığınlarının ya da kokteyl bardaklarının,
yaşıyordu o mavi ürün, çürümüşlüğün
küstah taçyaprağı.

Şilili “sahte tavırlı” idi O, bu kişi
Raúl Aldunatillo idi (yabancı ellerle
fethediyordu dergileri,
yerlileri öldürmüş olan elleriyle) ,
o züppe Teğmen, o en büyük
Ticaret, satın alıyordu unvanları
ve kendisini eğitimli olduğuna inandırıyordu,
kılıç satın alıyordu
ve kendisini asker olduğuna inandırıyordu,
fakat saflığı satın alamayacağından ötürü
tükürüyordu bir engerek gibi.

Zavallı Amerika, yeniden satılmış
kanında pazarlarda,
Minas Geraes’de,
Santiago’daki salonda yeniden doğan
gömülmüş fışkınlardan,
ve “zarafet” yaratan,
“boudoir süvarileri”ne yaltaklanan,
anlamsız gömlekler, sopalar
mezarın golf oyunu için.
Zavallı Amerika, çürüyen züppelerle
maskelenmiş,
yüzlerin kalpazanları,
kara rüzgâr aşağıda
yaralarken düşmüş yüreği
ve kömürün kahramanı yuvarlanırken aşağı
yoksulların mezarına doğru,
hastalıklarla göçmüş,
karanlıkla örtülü,
yollarda kovalanan
yedi aç çocuk bırakan arkasında.


Pablo Neruda
"Evrensel Şarkı"dan