Şiir, Sadece: Tahattur
Tahattur etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tahattur etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Ocak 2018 Pazartesi

Tahattur

"-Bir sigara yakmaz mısın Kadir?"

Kızılırmak akıyordu,
ben, kararan karşı dağlara bakıp
gayri ihtiyari böyle söyledim.

Fakir bir Anadolu akşamında,
dağlar,
ağaçlar,
ve ben
ayaktaydık..
Ve Kızılırmak,
dağlardan,
ağaçlardan,
ve benden
vazgeçilmez bir şeyler alıp
bir şeyler bırakarak,
akıyordu.
Bir tarafta geceyi,
ve duran hayatı tutuşturacak.
ne bir alev,
ne bir ses
Sırtımda, üşüyen bir elin soğukluğu.

Sigaramı, içmesen de olur Kadir!..
Fakat, bu saatte,
senin, akşamının "zinciri"
"ne ağırdır kim bilir!.."


Arif Damar
1945, Ankara 
Günden Güne

22 Mayıs 2012 Salı

Tahattur

Alnımdaki bıçak yarası
Senin yüzünden;
Tabakam senin yadigârın;
«İki elin kanda olsa gel» diyor
Telgrafın;
Nasıl unuturum seni ben,
Vesikalı yârim?


Orhan Veli
(Temmuz 1940/Küllük, 1.9.1940)

23 Haziran 2009 Salı

Tahattur

Bir Acem bahçesi, bir seccâde,
Dolduran havzı ateşten bâde...
Ne kadar gamlı bu akşam vakti...
Bakışın benzemiyor mu'tade.

Gök yeşil, yer sarı, mercân dallar,
Dalmış üstündeki kuşlar yâda;
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyâda!



Ahmet HAŞİM

25 Şubat 2009 Çarşamba

Tahattur

Bir Acem bahçesi, bir seccâde,
Dolduran havzı ateşten bâde...
Ne kadar gamlı bu akşam vakti...
Bakışın benzemiyor mu'tade.

Gök yeşil, yer sarı, mercân dallar,
Dalmış üstündeki kuşlar yâda;
Bize bir zevk-i tahattur kaldı
Bu sönen, gölgelenen dünyâda!



Ahmet HAŞİM