Şiir, Sadece: güzel gemi
güzel gemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
güzel gemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Kasım 2015 Çarşamba

Güzel Gemi

Anlatmak isterim, ey narin büyücü, seni!
Gençliğini süsleyen birçok güzelliğini;
Resmetmeyi seni sana,
Geçmeni çocukluktan olgunlaşma çağına.

Eteğini savurup yola çıktığın zaman,
Güzel bir gemisin sen, enginlere açılan,
Şişkin yelkeniyle, salınarak
Ve tatlı, tembel, ağır bir ahenge uyarak.

Yuvarlak boynunun ve omzunun üzerinde,
Başın meydan okuyor, garip, hoş bir biçimde,
Sakin, muzaffer bir tavır bu,
Görkemli çocuk, gidersin bulup kendi yolunu.

Anlatmak isterim, ey narin büyücü, seni!
Gençliğini süsleyen pek çok güzelliğini
Resmetmeyi seni sana,
Geçmeni çocukluktan olgunlaşma çağına.

Göğüslerin sipsivri, hareli mi hareli,
Göğüslerin muzaffer, güzel bir dolap gibi
Kapakları kabarık, parlak,
Şimşek sanki söner bu kalkanlara çarparak;

Kışkırtıcı kalkanlar, silahı pembe uçlar!
Bir dolap, içersinde sır ve her iyi şey var,
Likörler, şaraplar, kokular,
Yürekleri ve beyni çıldırtıp duracaklar!

Eteğini savurup yola çıktığın zaman,
Güzel bir gemisin sen, enginlere açılan,
Şişkin yelkeniyle, salınarak
Ve tatlı, tembel, ağır bir ahenge uyarak.

Fırfırların altında, o soylu bacakların
Eza ve cefasıdır karanlık arzuların,
Onlar iki büyücü gibi,
Çalkalarlar bir kapta siyah aşk iksirini.

Erkenci cambazlarla alay eden kolların,
Güçlü rakipleridir o parlak boaların,
Her dem hazırdır sıkmak için,
Âşığını, nakşeder gibi kalbine senin.

Yuvarlak boynunun ve omzunun üzerinde,
Başın meydan okuyor, garip, hoş bir biçimde,
Sakin, muzaffer bir tavır bu,
Görklü çocuk, gidersin bulup kendi yolunu.


Charles Baudelaire
Kötülük Çiçekleri

29 Kasım 2008 Cumartesi

Güzel Gemi

Ey güzeller güzeli, sana demem o ki,
Binbir ışıkla renk bezemiş gençliğini;
Çizmek isterim resmini tez,
Kucak kucağadır orada ilkyaz ve güz.

Andırır havada savrulan eteklerin,
O ince, upuzun, güzel gemilerin
Vuruşunu açığa, uzak;
Ardından bir uyumun, bezgince, yumuşak.

Üstünde boynunun, omuzlarının, dimdik,
Yükselir başın bir alımla görülmedik;
Taçla süslü bir bakış soğuk,
Yürür gidersin yolunda sen, göksel çocuk.

Ey güzeller güzeli, sana demem o ki,
Binbir ışıkla renk bezemiş gençliğini;
Çizmek isterim resmini tez,
Kucak kucağadır orada ilkyaz ve güz.

Göğsün ki başlar ve yuvarlaklaşır gittikçe,
Göğsün ki görülmedik en eşsiz çekmece,
Aydınlık ve yuvarlak bir düş,
İki kalkan onlar, şimşekler vurmuş;

O çıldırtan göğsün süslü pembe güllerle,
Saklandığı gizlerin, dolu nelerle,
Eskimiş şaraplar ve ıtır,
Orada duymak ve düşünmek sayıklamaktır.

Andırır havada savrulan eteklerin,
O ince, upuzun, güzel gemilerin
Vuruşunu açığa uzak
Ardından bir uyumun, bezgince, yumuşak.


O soylu bacakların senin avlamakta,
Çılgınca istekleri, etekler ardında,
Aranan özsuyudur aşkın,
Süzülmüş tortulardan karanlıkların.

Kolların, yeni yetme erkekleri saran,
Başka mı ki uzun ve parlak yılanlardan,
Sarar âşığını sımsıkı,
Hep sende duracak o iz, çıkartma tıpkı.

Üstünde boynunun, omuzlarının, dimdik,
Yükselir başın bir alımla görülmedik,
Taçla süslü bir bakış soğuk,
Yürür gidersin yolunda sen, göksel çocuk.



Charles BAUDELAIRE

Çeviri : Sabahattin Kudret AKSAL