Şiir, Sadece: Kış Yolu

25 Kasım 2014 Salı

Kış Yolu

Kalın, kıvrımlı sisler arasından, 
Süzülüp geçiyor ay, 
Kederli ormanlar üstüne 
Hüzünlü ışığını saçıyor.

Kasvetli kış yolunda, 
Koşuyor troyka* tazı gibi, 
Usandırıyor beni, 
Çıngırağın tekdüze sesi.

Yanık, uzun türkülerinde arabacının, 
Yürekten, bildik bir hava var: 
Kâh dizginsiz, delice bir sevinç, 
Kâh gönül sıkıntısı.

Ne bir ateş, ne bir kulübe karartısı, 
Karşıma çıkan sadece, 
- Onlar da, birer birer -
Mesafe direkleri.

Sıkıntı ve hüzün... Yarın Nina,
Yarın dönüp sevgiliye,
Ocak başında kendimden geçeceğim.
Hayran ve doymaksızın bakacağım her şeye.

Saat, yüksek sesli tik-taklarıyla, 
Sabit dairesini tamamlayacak, 
Gece yarısı herkesi defedip, 
Başbaşa bırakacak bizi.

Dertliyim Nina, yolum çok sıkıcı, 
Uykusu geldi, susuverdi arabacı, 
Çınlıyor çıngırak tekdüze, 
Ayın çehresi dumanlı.


Aleksandr Sergeyeviç Puşkin
Seçme Şiirler
1826


*Üç atlı kızak.

Hiç yorum yok: