Şiir, Sadece: Kent
Kent etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kent etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Kasım 2019 Cumartesi

Kent

Bir Paris
kışlalarla dolu
ve hukukçularla,
öbürünün
ne kışlaları var, ne de Herriot'u.
Bu öbüründe
gözlerim
turist yolculuğuna çıkıyor,
bir Paris
kirli ve kül rengi.
Duvarlarda söz veriyorlar:
"Un verre de Koto
donne de l’energie."
Kim istiyor
beni davet etmeyi
aşk şarabına bu yaşam esriği?
Beriki
eleştiriciler
biliyor yanıtı.
Belki en iyisi
dinlemek
onları.
Yol arkadaşı, diyor onlar.
Ben kimin yol arkadaşıyım!
Şurada bir çam kozalığı
koşmadı.
yanyana henüz.
Önceki gibi
sırtımı kabartıyorum
koşum takımında
önde
şiirin ekipajı -
yalnız
sürüklüyorum
acıyı da,
sevinci de.
ve bütün başka türlü
insan yükünü.
Can sıkıcı
imanı gevremesi bunda insanın
yapayalnız -
bir ozan
istemez
çok -
yalnız zaman
ivedilenir
doğurmak için
hafif ayaklı
medreseciler.
Gideceğiz
yanyana
köy yollarının tozunda.
İstediğim
çok
değil:
Üzücü -
görmek istiyorum
atan adımını
koşu arkadaşının
benim!
"Je suis un chameau"
afişte öyle yazıyor
harflerle gözüküyor
birçok mahallelerde.
Büsbütün doğru
"Je suis"
demek
"benim"
ve "chameau" -
"ben bir deveyim."
Eğilin,
leylak rengi bulut,
ve sula beni
ve Paris
lamba direkleri
çiçek
açıyor sanki
sıra sıra
Champs-Elysées boyunca.
Yalazlar içinde her şey,
karanlık bile tutuşuyor
ve yaşa boğulmuş tozlar kaldırımlarda.
Otomobiller dolaşıp duruyor
içinde
ateşlerin
bokböcekleri gibi yığın yığın.
Su yanar,
toprak yanar,
asfalt
yanar
tutuşan akşamla,
çoğalır sokak fenerleri
birdenbire
sanki
toplanmış onlar
çarpım çizelgesinde.
Bu alan daha güzel
binlerce kadından
finolu.
Her kent
sevinmeli
böyle bir alanla
Olsaydım.
Vendome direği
direnecektim
evlenmem için
Concorde Alanı'yla.
 
 
Mayakovski
Çeviri ve inceleme: Ali Rıza Ergüven
1924

19 Nisan 2011 Salı

Kent

'Başka diyarlara başka denizlere giderim, dedin.
Bundan daha iyi bir kent vardır bir yerde nasıl olsa.
Sanki bir hükümle yazgılanmış her çabam;
ve yüreğim sanki bir ceset gibi gömülmüş oraya.
Daha ne kadar çürüyüp yıkılacak böyle aklım?
Nereye çevirsem gözlerimi, nereye baksam burada,
gördüğüm kara yıkıntılarıdır hayatımın yalnızca
yıllar yılı yıktığım ve heder ettiğim hayatımın.'

Yeni ülkeler bulamayacaksın, bulamayacaksın yeni denizler
Hep peşinde, izleyecek durmadan seni kent. Dolaşacaksın
Aynı sokaklarda. Ve aynı mahallede yaşlanacaksın
Ve burada, bu aynı evde ağaracak aklaşacak saçların.
Hep aynı kente varacaksın. Bir başka kent bekleme sakın,
ne bir gemi var ne de bir yol sana.
Nasıl heder ettiysen hayatını bu köşecikte,
yıktın onu, işte yok ettin onu yer yüzünde.


Konstantinos Kavafis

23 Şubat 2011 Çarşamba

Kent

"Bir başka ülkeye, bir başka denize gideceğim, dedin,
Bundan daha uygun bir kent bulacağım sonunda,
ne yapsam boş, önceden yazılmış sanki yazgım
ve kalbim bir ceset, gövdeme gömülmüş burada.
Bu çöküntüyü daha ne kadar çekecek ruhum?
Gözlerimi nereye çevirsem, nereye baksam burada
gördüğüm kara yıkıntıları hayatımın yalnızca
yıllar boyu heder ettiğim, o yıktığım hayatım."

Yeni ülkeler bulamayacaksın, bulamayacaksın yeni denizler.
Hep peşinden gelecek şehir. Sürteceksin hep aynı sokaklarda,
hep aynı mahallelerde geçecek ömrün ve kocayacaksın.
Hep aynı kente varacaksın nereye gitsen,
ne yol var, ne gemi var, yok kaçmak umudu bir başka yere.
Madem ki heder ettin bütün hayatını bu kentte
yıktın onu demektir yok ettin bütün evrende.


Konstantinos Kavafis
Türkçesi: Özdemir İnce